"Sonra aynı akşamda, sadaka ciheti dahi hükmünü gösterdi." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Birkaç günden beri Üstadımızın ziyaretine gitmediğimizden, kardeşim Emin ile beraber Üstadımızın ziyaretine gittik. İkindi vakti beraber namaz kıldıktan sonra bize emretti ki: 'Size yemek yedireceğim, burada tayınınız var.' Mükerreren, 'Yemezseniz bana dokuz zarar olur.' dedi. 'Çünkü yiyeceğinize karşı Cenab-ı Hak gönderecek.'"
Yemek yemekten affımızı rica ettikse de emretti ki: 'Rızkınızı yiyin; bana gelir.' Emrini kırmamak için, lütuf buyurduğu tereyağı ve kabak tatlısını ekmekle yemeye başladık. Daha sofrada iken, ümit edilmeyen bir vakitte, bir tarzda ve aynı vakitte bir adam geldi. Elinde yediğimiz kadar taze ekmek, aynı yediğimiz miktar (fındık kadar) tereyağı ve diğer elinde bize verilenin tam misli kabak tatlısı olarak kapıyı açtı. Artık taaccüp edilerek, hiçbir cihette tesadüfe mahal kalmayarak, Risale i Nur şakirtlerinin rızkındaki bir bereket-i Rabbanîyi gözümüzle gördük. Üstadımız emretti: 'İhsan on misli olacak. Halbuki bu ikram tam tamına mislidir. Demek, tayın ciheti galebe etti. Tayın temini ise, mizanla olur.'"
"Sonra aynı akşamda, sadaka ciheti dahi hükmünü gösterdi. Biz gördük ki, ekmek on misli ve tereyağı tatlısı o da on misli ve kabak tatlısını çok sevmediği için kabak, patlıcan turşusu on misli, memulün hilâfına, Risale-i Nur'dan İkinci Şuâ'nın bir hafta mütalâasına mukabil bir mânevî ücret olarak geldi, gözümüzle gördük. Demek, kabak tatlısının tatlılığı, tereyağı-un helvasına girdi, kendisi turşuda kaldı."(1)
Üstadımızın talebelerine ikram ettiği miktarın önce mislinin, sonra on mislinin anında gelmesi, Risale-i Nur talebelerinin rızkındaki bereket-i Rabbanîyi gösteriyor.
Üstadımızın bu ikramları aynı zamanda bir sadaka hükmüne geçtiği için, onun bereketi de ayrıca gönderiliyor. Yani iman hizmetinde bulunmanın bereketi ile sadakanın bereketi bir araya gelince İlahi lütuf harikulade bir şekilde görülüyor.
Gerçekten ikram ettiği miktarın aynı ile aynı vakitte geri gelmesi güzel bir tevafuk ve harika bir keramettir.
(1) bk. Kastamonu Lâhikası, (32. Mektup)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Üstad ikamet ettiği yerde misafir olduğu için, konu komşu, hem yaşlı hem de mazlum diye yardım ediyorlar.
Tabi Üstad bu ikramların karşılığını ödeyerek alıyor.
Gönderiliyor ama Üstadımız ilmin izzetini korumak için kaidesini bozmuyor.