Birinci Mani

İçerikler


  1. "Menfaat-i maddiye cihetinden gelen rekabet, yavaş yavaş ihlâsı kırar. Hem netice-i hizmeti de zedeler. Hem o maddî menfaati de kaçırır..." cümlelerini izah eder misiniz?

  2. "Hem kalben arzu edip muntazır kalmakla, lisan-ı hal ile dahi istenilmez. Belki ummadığı bir halde verilir. Yoksa ihlâsı zedelenir." Devletten maaş alan bir imam olarak, burayı nasıl anlamalıyız?

  3. "İşte bu maddî menfaati arzu edip muntazır kalmak, sonra nefs-i emmâre, hodgâmlık cihetiyle, o menfaati başkasına kaptırmamak için, hakikî bir kardeşine ve o hususî hizmette arkadaşına karşı bir rekabet damarı uyandırır..." İzah eder misiniz?

  4. "Bütün sû'-i istimalât ve zararlarıyla beraber, hârika bir kuvvet, bir menfaat elde ediyorlar. Halbuki iştirak-i emvalin çok zararlarıyla beraber, iştirakle mahiyeti değişmez..." Bu misali açar mısınız, zarar ya da suistimali nedir?

  5. "Duvarda büyük bir âyinesi varsa, her birinin noksansız, parçalanmadan, birer lâmba, oda ile beraber âyinesine girer." Buradaki "oda ile beraber" ifadesi niçin kullanılmış olabilir?

  6. "Emval-i uhreviyede sırr-ı ihlas ile iştirak ve sırr-ı uhuvvet ile tesanüd ve sırr-ı ittihad ile teşrik-ül mesaî..." İzah eder misiniz, burada "sır" tabirinin kullanmasının hikmeti ne olabilir?

  7. "Ve vüs'at-i rahmet ve kerem-i İlâhînin muktezasıdır." ifadesinden maksat nedir?

  8. "İşte, ey kardeşlerim! Sizleri inşaallah menfaat-i maddiye rekabete sevk etmeyecek. Fakat menfaat-i uhreviye noktasında bir kısım ehl-i tarikat aldandıkları gibi, sizin de aldanmanız mümkündür." ifadelerini izah eder misiniz?

  9. "Sonra, o teşrik-i mesâi ve taksim-i a’mâl düsturuyla olan san’atın semeresini taksim etmişler." Taksim-i a’mal ile mesailerin tanzimi arasındaki ilişki ile birlikte izah eder misiniz?

  10. "Madem umur-u dünyeviyede, kesif maddelerde böyle ittihad, ittifak ile neticeler, böyle azîm yekûn faydalar verir... Bu azîm kâr, rekabetle ve ihlâssızlıkla kaçırılmaz!" cümlelerini izah eder misiniz?

  11. İhlası kıran maniler; "menfaat-i maddiye", "hubb-u cah" olarak belirtilmiş. Siyaset de ihlası kıran önemli bir mani olmasına rağmen neden burada zikredilmemiş olabilir?

Yükleniyor...