Dördüncü Düstur

İçerikler


  1. "Kardeşlerinizin meziyetlerini şahıslarınızda ve faziletlerini kendinizde tasavvur edip, onların şerefleriyle şâkirâne iftihar etmektir." İzah eder misiniz?

  2. "Ehl-i tasavvufun mâbeyninde fenâ fi'ş-şeyh, fenâ fi'r-resul ıstılahatı var. Ben sufî değilim. Fakat onların bu düsturu, bizim meslekte fenâ fi'l-ihvân suretinde güzel bir düsturdur. Kardeşler arasında buna tefânî denilir." İzah eder misiniz?

  3. "Kendi hissiyat-ı nefsaniyesini unutup, kardeşlerinin meziyat ve hissiyatıyla fikren yaşamak..." cümlesini nasıl anlamalıyız, tefani nasıl olur?

  4. "Peder ile evlat, şeyh ile mürit mabeynindeki vasıta değildir." cümlesinin hakikate tatbiki nasıldır?

  5. "Mesleğimiz haliliye olduğundan meşrebimiz hıllettir." Cümlesini "Fenâ fi’r-resul" ile izah eder misiniz?

  6. Hılletin tanımındaki "en güzel takdir edici yoldaş" ifadesini biraz açabilir misiniz?

  7. "Bu hılletin üssül esası samimi ihlastır." Uhuvvet ve ihlas arasındaki ilişki nedir ve neden kardeşlik duygularının temelinde ihlas vardır?

  8. "Samimî ihlâsı kıran adam, bu hılletin gayet yüksek kulesinin başından sukut eder. Gayet derin bir çukura düşmek ihtimali var; ortada tutunacak yer bulamaz;.." ifadelerini açıklar mısınız?

  9. "Evet, yol iki görünüyor. Cadde-i kübrâ-yı Kur’âniye olan şu mesleğimizden şimdi ayrılanlar, bize düşman olan dinsizlik kuvvetine bilmeyerek yardım etmek ihtimali var." Burayı nasıl anlamalıyız?

  10. "Cadde-i kübrâ-yı Kur’âniye olan şu mesleğimiz" ifadesine göre mesleğimizin "cadde-i kübra" olduğunu nasıl anlayabiliriz?

  11. İhlas Risalesi'nde "Her nefis ölümü tadıcıdır." ve “Muhakkak ki sen de öleceksin, onlar da ölecekler.” âyetlerinin seçilmiş olmasının hikmeti nedir?

  12. "Mesleğimiz tarikat olmadığı, belki hakikat olduğu için" ifadesinde sanki tarikat hakikat değilmiş gibi bir mana çıkıyor, nasıl anlamalıyız?

  13. "Müstakbeli zaman-ı hazıra getirmek" ile "Zaman-ı hazırdan istikbale fikren gitmek" arasındaki fark nedir, izah eder misiniz?

  14. "Evet, hiç hayale, faraza lüzum kalmadan, bu kısa ömür ağacının başındaki tek meyvesi olan kendi cenazesine bakabilir. Onunla yalnız kendi şahsının mevtini gördüğü gibi, bir parça öbür tarafa gitse asrının ölümünü de görür..." İzah eder misiniz?

  15. "İman-ı tahkikînin kuvvetiyle ve marifet-i Sânii netice veren masnuattaki tefekkür-ü imanîden gelen lemeât ile bir nevi huzur kazanıp, Hâlık-ı Rahîmin hazır, nâzır olduğunu düşünüp,.." İzah eder misiniz?

  16. "Masnuattaki tefekkür-ü imanîden gelen lemeât" ihlası nasıl kazandırır?

Yükleniyor...