"Tarik-i Nakşi’de dört şeyi bırakmak lazım..." Bu hakikaten mümkün müdür ve tavsiye edilebilecek bir hakikat midir?
Değerli Kardeşimiz;
"Tarik-i Nakşîde dört şeyi bırakmak lazım: Hem dünyayı, hem nefis hesabına ahireti dahi maksud-u hakiki yapmamak, hem vücudunu unutmak, hem ucbe, fahre girmemek için bu terkleri düşünmemektir. Demek hakiki marifetullah ve kemalat-ı insaniye terk-i masiva ile olur."(1)
Üstadımızın "zaman tarikat zamanı değil, imanı kurtarma zamanı" demesi, bu esasların bu zamanda tatbikinin çok zor olduğunu gösteriyor. Çünkü bu zamanda öncelikli ve esas olan mesele imanı kurtarmaktır.
Tarikat, var olan sağlam iman üzerine bina edildiği için, imanı zayıf olanlarda tarikatın tatbik edilmesi zaten mümkün değildir. Yani tarikatın tespit etmiş olduğu esasları tatbik edebilmenin iki ön şartı, sağlam bir iman ve farzların eksiksiz ifa edilmesidir. Bu iki ön şartta eksik ya da kusur varsa, tarikatta gitmek mümkün değildir.
Günümüz insanlarının en temel meselesi, imandaki zafiyet ve farzların eda edilmemesidir. Hâl böyle olunca, tarikat esaslarını bu zamanda tatbik etmek çok kolay değildir.
Bu zamanın en mühim meselesi, tahkiki imanı kazanıp farzları eda etmektir.
Evet, tarikatın nefsi ıslah etmede kullandığı riyazet, çile, terk-i dünya gibi disiplinler, bu asırda ancak belirli kişiler tarafından uygulanabilecek hâle gelmiştir.
1) bk. Sözler, Yirmi Yedinci Söz'ün Zeyli.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü