"Teanuk", "Teavün", "Tecavüb", "Tesanüd" ne demektir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Teavün: Kelime olarak; yardımlaşma demektir. Kâinatın bütün unsurları arasındaki şiddetli münasebete kinaye olan bir kelimedir. Havanın toprağa yağmur, toprağın havaya buhar vermesi, bir çeşit yardımlaşmadır. Güneşin toprakta yağmuru buharlaştırması da, güneşin bu yardımlaşmadaki katkısı ve yardımıdır. Kâinatın her bir cüzünde bu münasebet vardır.

Tesanüd: dayanışma içinde olmak demektir. Yine yardımlaşmada olduğu gibi, kâinatın en küçük parçasından en büyük galaksilerine kadar her şey arasında bir dayanışma ve yardımlaşma manası hükmediyor. Kâinatın bir ucundaki bir küre ile diğer ucundaki küre arasında bizim idrakinden aciz kaldığımız gizli ve ince bir dayanışma mevcuttur. Dayanışma, yardımlaşmaya nispetle, biraz daha geniş bir halkadır.

Teanuk: Kucaklaşmak ve kenetleşmek manasına gelir. Teavün ve tesanüdün biraz daha ileri mertebesini ifade eder. Yani; kâinat ve unsurları arasında öyle şiddetli bir ilişki ve münasebet var ki, âdeta birbirlerine kenetlenmiş ve kucaklaşmış gibidirler. Kâinatı âdeta parçalanması ve bölünmesi imkânsız, bir bütün haline sokuyor.

Tecavüb: Cevaplaşmak ve haberleşmek manasına gelir. Cevaplaşmada konuşmak ve dertleşmek manası hükmeder ki, artık unsurlar arasında bütünlük manasının en son ve en kâmil manasıdır. Yani kâinat ve parçaları, âdeta ana ile evlat gibi birbirleri ile konuşup dertleşiyorlar. Diğer tabirlerin en mükemmel noktasıdır. Güneş ile toprak konuşacak derecede birbirleri ile şiddetli münasebet içindedirler. Kalp ile beyin arasındaki sinirler ve damarlar, âdeta cisimleşmiş bir hitaplaşma ve cevaplaşıp konuşma gibidir. Daha buna benzer sınırsız misaller vardır. Bugün fen ilimleri bu manayı daha da netleştirip muşahhaslaştırmıştır.

Görüldüğü üzere, bu kelimeler arasında bir şiddet ve sıklık farklılığı bulunuyor. Yardımlaşma en hafif bir derece iken, tecavüb en şiddetli ve sık bir münasebete işaret ediyor. Kâinat bu dört mefhum sayesinde bölünmez bir bütün gibidir. "Bir cüz kimin ise bütün de ona aittir" manasını bize ders vermektedir.

"Kâinatın heyet-i mecmuasındaki teâvün, tesanüd, teânuk, tecâvübden tezahür eden sikke-i kübrâ-yı Ulûhiyettir ki, Bismillâh ona bakıyor."

Kâinatın umumundaki unsurlar arasındaki muazzam yardımlaşma, dayanışma, kenetlenme, cevaplaşma; kâinatı bölünmez ve parçalanmaz bir bütün haline getiriyor. Bu bütün ise bir tek Allah’a aittir. Çünkü bir elmayı icat etmek, bütün kâinatı bir fabrika gibi çalıştırmaya vabestedir. Elma kimin ise elmanın oluşmasında fabrika gibi çalışan kâinat da O'nundur.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
T
Okunma sayısı : 7.284
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

Adem68474

Teanuk için misal verir misiniz?

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)
Kurumuş toprağın yağmurla buluşması teanuk olarak değerlendirilebilir. 
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...