Üstad Hazretlerinin "mutlu yuva" için tavsiyeleri nelerdir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Üstad Hazretleri Yirmi Dördüncü Lem'a adlı eserinde bu meseleyi çok güzel bir şekilde izah etmiştir. Özet olarak şunları ifade edebiliriz:

Terakki basamak basamaktır. Her basamağın kendine ait düsturları ve rolleri vardır. Hepimiz rollerimizi hayatımıza ve zihnimize kazandırdığı tecrübe, terbiye ve bilgi ile tekâmül ettiririz.

Evlilik de birden fazla rolün kazanıldığı bir kurumdur. Ailenin gelini, evinin kadını, çocuklarının annesi gibi rolleri hep bu kutsal çatı altında kazanırız.

Bediüzzaman Hazretlerinin ifade ettiği gibi; “Tenasülün devamı için, hikmet-i İlâhîye, o fıtrî hizmete bir ücret olarak fıtrî bir meyil ve şevk vermiş.” Kişi bu fıtrî meyil ve şevki evlenerek helâl dairede keyfe kâfi derecede yaşayabilmektedir. Bu manada eşler, birbirinin örtüsüdürler.

Bu hâliyle evlilik günahlara karşı, zırh, barikat ve güvenlik şeridi rolünü üstlenmektedir.

“Bahtiyardır o adam ki, refika-i ebediyesini kaybetmemek için, saliha zevcesini taklit eder, o da salih olur. Hem bahtiyardır o kadın ki kocasını mütedeyyin görür, ebedî dostunu ve arkadaşını kaybetmemek için o da tam mütedeyyin olur; saadet-i dünyeviyesi için de saadet-i uhreviyesini kazanır.”(1)

Dikkat edersek Üstadımız huzurlu ve uyumlu bir evlilik için eşlerden mütedeyyin olanının taklit edilmesini bahtiyarlık addetmektedir.

“Bedbahttır o adam ki sefahate girmiş zevcesine ittiba eder, vazgeçirmeye çalışmaz, kendisi de iştirak eder. Bedbahttır o kadın ki zevcinin fıskına bakar, onu başka bir surette taklit eder."

"Veyl o zevç ve zevceye ki birbirini ateşe atmakta yardım eder. Yani, medeniyet fantezilerine birbirini teşvik eder.”(2)

Burada dikkat edilmesi gereken ikinci husus, eşlerin zaman zaman ilişkilerini gözden geçirip, evliliklerinde neyi resmettiklerine dikkat etmeleridir.

Yine Risale-i Nur’da eşler arasındaki muhabbetin dahi Hakka ait olduğu şöyle ifade edilmektedir:

“Hem refika-i hayatını, rahmet-i İlâhîyenin munis, lâtif bir hediyesi olduğu cihetiyle sev ve muhabbet et. Fakat çabuk bozulan hüsn-i suretine muhabbetini bağlama. Belki kadının en cazibedar, en tatlı güzelliği, kadınlığa mahsus bir letafet ve nezaket içindeki hüsn-i sîretidir. Ve en kıymettar ve en şirin cemali ise, ulvî, ciddî, samimî, nuranî şefkatidir. Şu cemal-i şefkat ve hüsn-i sîret, ahir hayata kadar devam eder, ziyadeleşir. Ve o zaife, lâtife mahlûkun hukuk-u hürmeti o muhabbetle muhafaza edilir. Yoksa, hüsn-i suretin zevaliyle, en muhtaç olduğu bir zamanda, bîçare, hakkını kaybeder.”(3)

Üstad Hazretleri, eşlerin arasındaki muhabbet Kur’ân’ın emrettiği tarzda olursa faydalarının neler olacağını şöyle ifade etmektedir:

“Refika-i hayatına meşru dairesinde, yani, lâtif şefkatine, güzel hasletine, hüsn-i sîretine binaen samimî muhabbet ile refika-i hayatını da naşizelikten, sair günahlardan muhafaza etmenin netice-i uhreviyesi ise, Rahîm-i mutlak, o refika-i hayatı hurilerden daha güzel bir surette ve daha ziynetli bir tarzda, daha cazibedar bir şekilde, ona dâr-ı saadette ebedî bir refika-i hayatı ve dünyadaki eski maceraları birbirine mütelezzizâne nakletmek ve eski hatıratı birbirine tahattur ettirecek enis, lâtif, ebedî bir arkadaş, bir muhip ve mahbup olarak verileceğini vaat etmiştir. Elbette vaat ettiği şeyi kat’î verecektir.”(4)

Dipnotlar:

(1) bk. Lem'alar, Yirmi Dördüncü Lem'a.
(2) bk. a.g.e.
(3) bk. Sözler, Otuz İkinci Söz, Üçüncü Mevkıf.
(4) bk. a.g.e.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 26.480
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...