"İnşaallah yeni hayatınız size risalelerin hakaikine karşı yeni bir şevk uyandıracak." Re’fet Ağabey’in evliliği hoş görülmüş. Herkesin vakıf kalması münasib veya şart değil, doğru mu?
Değerli Kardeşimiz;
"Ciddi, sıddık, dikkatli, hakikatli kardeşim Re’fet Bey;
Cenâb-ı Hak yeni hayatınızı mübarek eylesin ve refika-i hayatınızı hayat-ı ebediyenizde, Otuz İkinci Söz'ün Üçüncü Mevkıfının ahirlerindeki Üçüncü İşaret'te, refika-i hayata dair vaade ve sıfata mazhar eylesin, âmin.
Bu defaki mektubun çok güzeldir. Arkadaşlarının fıkraları içerisinde Yirmi Yedinci Mektup içine derc edeceğim. Ara sıra yazıyla meşgul olsanız iyi olur. İnşaallah yeni hayatınız size risalelerin hakaikine karşı yeni bir şevk uyandıracak." (Barla Lâhikası, 253. Mektup)
Burada evlenmek isteyen kardeşlerimize nasıl bir temennide bulunacağımızın ipuçlarını görüyoruz. Yani evliliğin mübarek olmasını, hayat-ı ebediyeye kadar devam etmesini ve bu evliliğin hizmetleri daha samimi yapmaya vesile olmasını ve hakaik-i Kur’aniyeye ciddi şevk uyandırmasını temenni etmeyi bize öğretiyor.
Bununla beraber, vakıflık hususî, mahsus ve istisnai bir durumdur. Evlenmek ise umumî ve sünnet olan bir hâldir. Dolayısı ile bütün Nur talebelerinin vakıf olması veya vakıf gibi hizmet etmesi mümkün değildir.
Üstad'ın talebelerinin büyük bir kısmı evli ve hizmette faal ve cevval idiler. Demek vakıf olmadan da aktif bir şekilde hizmet edilebiliyor. Hizmet etmeyi sadece vakıf olmaya bağlamak, yanlış bir bakış açısıdır.
Üstad'ın evliliği teşvik etmesine gerek yok, evlenmek kuvvetli ve zaruri bir sünnettir zaten...
Evlenmeli
"Bekârlık, bîkârların kârıdır. Bâkire, iki sülüs kadın, bir sülüs erkektir. Bekâr iki sülüs erkek, bir sülüs çocuktur. İzdivaç, tasfiye, tehzip eder." (İşârât)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü