"Yıldızların denizleri olan gökler, zişuur ve zihayat ve pek kesretli ve muhtelifül’ecnas olan melaike ve ruhanilerin meskenleridir." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
“Yıldızların denizleri olan gökler” ifadesi, Yâsîn suresinin 40. ayet-i kerimesini hatırlatıyor:
“Ne Güneş Ay'a yetişebilir ne de gece gündüzü geçebilir. Her biri bir felekte (yörüngede) yüzerler.”
Bazı zatlar da bu yüzme kelimesinden şu güzel manayı çıkarmışlar:
Sema bir deniz olduğuna göre, yıldızların arası bir boşluk değil, dolu bir denizdir. Bu deniz ise esir maddesidir.
Meleklerin “muhtelifül’ecnas” olması, Üstadımızın şu vecizesinde ifadesini bulmuştur:
"Evet, elbette bir katre yağmura müekkel olan melek, şemse müekkel meleğin cinsinden değildir." (Sözler, Yirmi Dokuzuncu Söz, Birinci Maksat.)
Vahiy getiren, günah ve sevapları yazan, ruhları kabzeden, eşyayı tefekkür ederek tesbihlerini temsil eden, asi kavimlerin kahrında görev alan, bütün işleri arşı temaşa olan cemal ve kemal-i ilahiye hayran olarak kendilerinden geçen melekler birbirinden çok farklıdır.
“Hayvan” kelimesi sinekten, kuştan, balıklara, ceylanlara kadar bütün nevileri ifade ettiği gibi, “melaike” kelimesi de bütün bu muhtelif cins varlıkların ortak ismidir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü