"Yoksa camid, âciz tabiatın, her bir şeyin içinde o şeyden yapılan eşya adedince manevi makine ve matbaaları mı var?" Burada geçen manevi matbaalar ne manaya gelmektedir?
Değerli Kardeşimiz;
"Manevi matbaa" ifadesi nazarımızı maddi matbaalara götürür. Üstad’ın zamanında matbaalarda kurşundan yapılmış harfler bir araya getirilerek dizilir, mürekkeple basıma hazır hâle getirilir, daha sonra iyice sıkıştırıldıktan sonra üzerinden kâğıt kaplı silindir geçirildiğinde yazılar kâğıda geçerdi.
O kâğıttaki cümle ile bizim yazdığımız bir cümleyi şöyle bir mukayese edelim. Biz o cümleyi belli bir matbaadan geçirmediğimize göre, ondaki yazılar manevi bir matbaadan gelmiş oluyor. O matbaa, bizim ilmimizdir. Cümle orada manen şekillenir, irade ve kudretimizi sarfetmemiz hâlinde de kalemimizin ucundan dökülür.
Üstad Hazretlerinin çokça kullandığı "kelimat-i kudret" veya "mektubat-ı Rabbaniye" ifadelerini bu misale göre düşündüğümüzde, bir çiçeğin, bir meyvenin yahut bir insanın vücuda gelmesinde iki ihtimal vardır. Birisi kâinatta göremediğimiz manevi çiçek fabrikaları, meyve fabrikaları yahut insan fabrikaları olduğudur. İkincisi ise, bunların ilahi ilimde nasıl takdir edilmişlerse ilahi irade ve kudretle o şekilde yaratıldığı, tabiatın ve sebeplerin bu noktada bir tesirleri olmayıp ilahi hikmet gereği belli vazifeler yüklendikleri şeklindedir. Birinci şık muhal olduğu gibi ikinci şık vacibdir; aksi düşünülemez. Bir şeyden her şey yaratan Cenab-ı Hak, bir tek fabrika olan kâinattan milyonlarca tür bitki ve hayvan ve sonunda en mükemmel netice olarak insanı yaratmaktadır. Kâinat sadece ne elma fabrikasıdır, ne koyun fabrikasıdır, ne de insan fabrikasıdır. Göz ile görünen bu vaziyet başlı başına muhteşem bir mucizedir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Manevi makine ve kalıp nedir, konu bütünlüğü ile biraz açar mısınız? Tevhide delil olması veya tabiata havele edilmesi ne demek?
Bir tohumu bir saksının içine ekiyorsun bir müddet sonra harika ve mükemmel bir çiçek meydana geliyor. Bu çiçeği yapan ya saksı içinde ki manevi makina ve kalıplardır ya da her şeye gücü yeten her şeyi bilen bir Allah yapıyor diyeceksin.
Oysa o saksı içinde ne bir fabrika, ne bir makina ne bir kalıp görülmüyor o halde o saksı içinde o çiçeği yaratıp icat eden Allah’tır demeye mecbursun denilerek tevhit izah ve ispat edilmiş oluyor.
Bu tespit bütün yeryüzü içinde geçerlidir yani yeryüzü bir saksı ve bu saksıda sayısız sanatlı hikmetli ve mükemmel nebatat ve hayvanat icat ediliyor. Ya bütün bu sanatlı ve hikmetli hayvanlar ve bitkileri toprak içinde bulunan manevi kalıp ve makinalar icat ediyor diyeceksin ya da her şeye gücü yeten sonsuz ilim, irade ve kudret sahibi bir Allah yapıyor diyeceksin.
Manevi kalıp ve makinalar icat ediyor dediğin zaman toprak içinde milyonlarca fabrika ve makinaların olduğunu tasavvur edip kabul etmen gerekiyor. Çünkü her bir bitki ve hayvanın sistemi, sanatı ve hikmeti birbirinden farklıdır.
Mesela üzümün tadı, kokusu işleyişi ile karpuzun ki aynı değil o zaman toprak altında hem üzümü hem de karpuzu icat edecek ayrı bir makina ayrı bir fabrika lazım bu durumda toprak içinde milyonlarca hayvan ve bitkiyi icat edecek kalıplar ve makinaların var olması gerekiyor. Oysa toprağı incelediğimizde içinde ne bir fabrika ne bir makina ne de bir kalıp bulunmuyor görünmüyor.
Demek toprak üzerinde yetişen her bir nebat ve hayvan tevhidi gösteriyor tevhide işaret ediyor tevhidi ispat ediyor.
Alaaddin Başar abi videoda hep maddi kalıplar olması gerekiyor diyor ama ben anlayamadım maddi mi gerekiyor manevi mi