"Adalet-i hakikiye ile bu asırda insanları mes’ud edebilir bir istidatta bulunan, Risale-i Nur’dur ve onun şahs-ı mânevîsi, Hazret-i Hasan Radıyallahu Anhın bir muavini, bir mütemmimi, bir mânevî veledi hükmündedir diye senin mektubunu tâdil ettim." İzah?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

İnsanların bu dünyada mutlu ve mesut olması, hakiki adaletin hüküm sürdüğü bir rejim ile mümkündür. Rejimin işleyip çalışması için, toplumun ve fertlerin o adalet ahlakına ve olgunluğuna sahip olması gereklidir. İşte Risale-i Nur, Kur'an’dan aldığı feyiz ile hakiki adalet ve ahlakı insanlığa ders veriyor, talim ettiriyor. Kur’an'dan aldığı manevi ilaçları bu asrın hastalıklarına tatbik ediyor.

Risale-i Nur ve onun manevi şahsı, dünyanın her yerine yayılmakla, karanlık içinde bunalan insanlığa bir ışık, bir rehber oluyor. Risale-i Nur, Hazreti Hasan (ra) ile yarım kalan, kamil idare hükmünde olan hilafetin yeniden ihya ve inşasında mühim bir usta görevini yapıyor.

Risale-i Nur meslek ve meşrep olarak Hazreti Hasan (ra)'ın tarzını benimsemiş ve onun gibi fedakar ve müşfikane hareket ediyor. O, nasıl İslam birliği için ve kan dökülmemek için, hakkından feragat ettiyse; Üstat ve talebeleri de çok büyük zulüm ve haksızlıklara maruz kaldıkları halde, asayişi ve dahili emniyeti bozmamak için menfi hallere girmeyip, sabretmişlerdir. Yani bir nevi Hasanî meşrep ile hareket etmişlerdir.

Risale-i Nur dairesine giren ve onun terbiyesi ile yetişen bir insan, adaletten ve müspet hareketten ayrılamaz. Bu tarz hareket eden insanların sayısı çoğalırsa, dünyanın şekli değişir ve dünya daha mesut ve adaletli olur.

İlgili Risaleyi okumak için tıklayınız:

- Emirdağ Lahikası-I, 40. Mektup.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 2.839
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...