"Ben de baktım, tam mutabıktır. Şöyle ki:..." Buranın devamı neden yok, hikmeti ne olabilir?
Değerli Kardeşimiz;
"Bir zaman Elhamdülillâh dedim, onun hadsiz geniş manasına mukabil gelecek bir nimet aradım. Birden bu cümle hatıra geldi:
اَلْحَمْدُ ِللّٰهِ عَلَى اْلاِيمَانِ بِاللّٰهِ، وَعَلٰى وَحْدَانِيَّتِهِ، وَعَلٰى وُجُوبِ وُجُودِهِ وَ عَلٰى صِفَاتِهِ، وَاَسْمَاۤئِهِ، حَمْدًا بِعَدَدِ تَجَلِّيَاتِ اَسْمَاۤئِهِ مِنَ اْلاَزَلِ اِلَى اْلاَبَدِ
Ben de baktım, tam mutabıktır. Şöyle ki:.." (Şualar, On Birinci Şuâ, Dokuzuncu Mesele)
Hatıra gelen Arabi cümlenin meali:
"Allah'a iman için ve vahdâniyeti için ve vücub-u vücudu için ve sıfatı ve esması için, ezelden ebede bütün esmasının tecelliyatı adedince ona hamd olsun."
Üstad'ımızın "Şöyle ki," ifadesinin neticesinde bir şey yazmaması konusunda şunlar söylenebilir:
1. Envar Neşriyat'tan gelen cevap şöyle:
Bir elyazmada Üstad'ımız "Baki kısmı yazdırılmadı" diye yazmış. İnebolu teksiri Asa-yı Musa'da "Perde indi, daha yazdırılmadı" yazmış.
2. "Elhamdülillah" manasını ifade etmekte bu cümle yeterli olduğu için ayrıca izaha gerek yok anlamında "Şöyle ki:..." denilip bırakılmış olabilir. Hakikaten bu cümlenin meali bile hamdin manasını ifade etmekte çok haşmetli duruyor.
3. Bu ve benzer şekilde devam etmeyen yerler, Risalelerin ilham ile yazıldığının delilidir. Üstad'ımıza ne kadar gönderildiyse o kadar yazılmıştır. Muhakemat'ın sonunda haşir ile ilgili izah ve ispata başlayacağı vakitte "Nehu Bismillah / Öyleyse Bismillah" deyip, duruyor ve devamı gelmiyor. Bunun gibi hikmetler sayılabilir...
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü