"Benim, beşerin hilkâti hakkında bir hikmetim vardır; o hikmetin hâtırası için, fesâtlarını nazara almam, fermân etmiştir." buradaki hikmet nedir, konuyu açar mısınız?
Değerli Kardeşimiz;
"Benim, beşerin hilkâti hakkında bir hikmetim vardır; o hikmetin hâtırası için, fesâtlarını nazara almam" fermân etmiştir."(1)
Buradaki hikmet; insanlar içinden çıkan peygamberler, evliyalar, âlimler ve salih insanlardır ki, bu insanlar her ne kadar kâfir ve fasıklara göre kemiyeten (sayı olarak) az olmuş olsalar da keyfiyet (kalifiye) açısından Allah’ın rıza ve teveccühünü kazanmışlar ve tür olarak insanlığın yaratılmasına sebep ve gerekçe olmuşlardır.
Yani tabiri yerinde ise, insanlığın hayırlı tarafı keyfiyeten şerli tarafına galip gelmiş ve Allah’ın yaratmasına bir manevi hikmet olmuştur. Bu yüzden Allah o hikmetin hatırası için, yani hayırhah insanların hatırı için şerli insanların fesatlarını nazara almamıştır.
"Duanın tesiri azîmdir. Hususan dua külliyet kesb ederek devam etse, netice vermesi galiptir, belki daimîdir. Hattâ denilebilir ki, sebeb-i hilkat-i âlemin birisi de duadır. Yani, kâinatın hilkatinden sonra, başta nev-i beşer ve onun başında âlem-i İslâm ve onun başında Muhammed-i Arabî Aleyhissalâtü Vesselâmın muazzam olan duası, bir sebeb-i hilkat-i âlemdir. Yani, Hâlık-ı Âlem, istikbâlde o zâtı, nev-i beşer nâmına, belki mevcudat hesâbına bir sâadet-i ebediye, bir mazhâriyet-i esmâ-i İlâhiye isteyecek bilmiş, o gelecek duayı kabul etmiş, kâinatı halk etmiş."(2)
Demek insanın yaratılmasının en önemli sebebi, Efendimiz'in (s.a.v.) duasıdır ki, Allah, o duayı geri çevirmemiştir. Fesad çıkaran bir kavim olsa bile...
(1) bk. İşaratü'l-İ'caz.
(2) bk. Mektubat, Yirmi Dördüncü Mektup Birinci Zeyl.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar