"Bir sünnete bu zamanda ittiba'da yüz şehidin ecrini kazandığını bildiren..." ifadelerine göre, bir tek sünnete ittiba etmek; yüz şehid sevabı mı kazandırıyor?
Değerli Kardeşimiz;
“Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ferman etmiş: مَنْ تَمَسَّكَ بِسُنَّتِى عِنْدَ فَسَادِ اُمَّتِى فَلَهُ اَجْرُ مِائَةِ شَهِيدٍ Yani, 'Fesâd-ı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse, yüz şehidin ecrini, sevabını kazanabilir.' " (*)
"Evet, Sünnet-i Seniyyeye ittibâ, mutlaka gayet kıymettardır. Hususan bid’aların istilâsı zamanında Sünnet-i Seniyyeye ittibâ etmek daha ziyade kıymettardır. Hususan fesâd-ı ümmet zamanında Sünnet-i Seniyyenin küçük bir âdâbına mürâât etmek, ehemmiyetli bir takvâyı ve kuvvetli bir imanı ihsas ediyor. Doğrudan doğruya Sünnete ittibâ etmek, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmı hatıra getiriyor. O ihtardan, o hâtıra, bir huzur-u İlâhi hâtırasına inkılâp eder.” (1)
Ahir zamanın ağır şartlarında, bazı sünnetlerin müdafaa edilmesi durumunda yüz şehid sevabı kazanılabilir.
Mesela, İskilipli Atıf Hocanın şapkaya bedel sarık sünneti için idam edilmesi yüz şehid sevabındadır, denilebilir. Ya da Adnan Menderes’in ezanı aslına çevirmesinden dolayı idam edilmesine yüz şehid ecri denilebilir.
Yoksa tatbik edilen "Her sünnete yüz şehid sevabı verilir" diyerek şehitlik sevabını bütün sünnetlere teşmil etmek vahim bir hata ve şehitlik gibi yüce bir makamı hafife almak olur.
Bazı şartlar küçük amelleri büyük yapar, bazı şartlarda büyük amelleri küçük yapar. Bazı şartlar vardır küçük günahları çok büyük yapar, bazı şartlar da büyük günahları küçültür, nazar-ı afva ulaştırır.
Zor ve meşakkatli bir vasatta küçük bir ibadet büyük sevaplar kazandırır. Harpte ve soğukta bir askerin bir dakika nöbeti ya da şehid olması, cennet ve velayet makamını kazandırıyor. Rahat bir ortamda ibadet eden bir abidin bir senelik ibadeti, o askerin bir saatine karşılık gelmiyor.
Aynı şekilde şartların rahat ve geniş olduğu bir ortamda yapılan çok büyük ibadetler, meşakkat içinde yapılan amellerle kıyaslandığı zaman küçülür. Onun bir senesi bunun bir saatine denk gelir. Yani burada ibadetleri ve amelleri değerli yapan veya yapmayan şey, şartlar ve zamandır.
"Kim ümmetimin fesada girdiği bir zamanda sünnetime temessük ederse yüz şehid sevabı kazanır" hadisi de bu mânaya işaret eder. Bazen olur ki şartlar ağırlaştığı için bir sünneti işlemek, yüz şehid kadar makam kazandırır.
Dipnotlar:
* İbni Adiy, el-Kâmil fi’d-Duafâ, 2:739; el-Münzirî, et-Terğîb ve’t-Terhîb, 1:41; Taberânî, el-Mecmeu’l-Kebîr, 1394; Ali bin Hüsâmüddin, Müntehebâtü Kenzi’l-Ummâl, 1:100; el-Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, 7:282.
(1) bk. Lem'alar, On Birinci Lem'a.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü