"Bütün kemalâta îsal edici, sıdktır. Ahlâk-ı âliyenin hayatı, sıdktır. Terakkiyatın mihveri sıdktır." Doğruluk nasıl bu kadar etkili olabiliyor? Yalan, iyi huylara nasıl engel oluyor?
Değerli Kardeşimiz;
Sıdk; doğruluk, dürüstlük, istikâmet, adalet üzere olmak, din ve akıl dairesinde yürümek demektir. Sıdk, sözün öze ve haberin kendisinden haber verilen şeye mutabık olmasıdır.
Sıdk sâdece sözde değil niyet, irade, azim ve amelde de olur. İstikâmet de hak yoldan sapmadan dosdoğru gitmek, emredildiği üzere yaşamak demektir. Sıdkın zıddı kizb, yani yalandır. İstikâmetin zıddı da eğriliktir ki doğruluğu bırakıp, hak ve hukuka tecavüz etmek ve verilen sözde durmamaktır.
“Size doğruluğu öğütlerim; çünkü doğruluk iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Doğruluğu şiâr edinen kimse Allah katında sıddîk diye yazılır. Yalan söylemekten sizi menederim; çünkü yalan söylemek günaha, günah da cehenneme götürür. Kişi yalan söyleye söyleye nihayet Allah katında kezzâb diye yazılır.”(1)
Sıdkın zıddı yalan konuşmak, güvenilir ve dürüst olmamak anlamına geliyor. Bu durumdaki birisi asla yüksek ahlak sahibi olamaz, kamil bir insan olamaz ve ticaret ve gelişimin temeli olan güven olmadığı için terakki edemez.
Burada yalan söyleyen birisinin her sıfatı kötü olur denilmiyor, yalancılar genel anlamda kamil ve ahlak sahibi olamaz deniliyor. Yediği içtiği yalan olan bir adama kimse itimat etmez, kimse onunla teşrik-i mesai etmek istemez, kimse onunla samimi bağ kuramaz, kimse ona bir şeyini emanet etmez, bu da onu her şeyden soyutlar ve daha kötü biri olmaya iter.
Yalan ile diğer kötü hasletler arasında bir illiyet (nedensellik) bağı vardır, ama bu bazen açık kapalı olabilir. Mesela, yalan ile güvensizlik arasındaki bağ çok açık iken, yalan ile terakki edememek arasındaki bağ biraz kapalıdır. Şöyle ki;
Yalan söylene güven duyulmaz, güven duyulmayan birisine borç ve emanet verilmez, borç ve emanet verilmeyen birisi de ticaret ve iş yapamaz. Ticaret ve iş yapamayan birisi de terakki edemez. Yalan ile terakki arasındaki nedensellik biraz uzun ve üstü kapalı olabilir, ama kesinlikle arasında bir bağ bulunuyor. Bu durum diğer kötü huy ve hasletler içinde geçerlidir.
Her sözü doğru her tavrı dürüst bir adamın, insanlar nezdinde kredisi çok ve değerlidir.
(1) bk. Müsned, I/ 3, 5, 7, 8, 9, 11; Buhârî, Edeb, 69; Müslim, Birr, 103,105.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü