"Cenâb-ı Hakkın bütün kemalatı ve esma-i hüsnasının bütün meratipleri ve bütün faziletleri hakiki kemalat olduklarından, bizzat sevilirler; mahbûbetün lizâtihâdırlar." Bugün Allah'a inanmayan insanlar çoğunlukta iken, bu cümle nasıl anlaşılabilir?
Değerli Kardeşimiz;
Mesnevî-i Nuriye’deki şu ifadeler konumuza ışık tutmaktadır:
"Kasten ve bizzat kimse küfrü kabul etmez. Yalnız şirk heva-i nefislerine yapışır. Onlar da içine düşer; mülevves, pis olurlar. Ondan çıkması müşkülleşir. İman ise, kasten ve bizzat takip ve kabul edilmekle kalbin içine bırakılır." (Mesnevi-i Nuriye, Katre'nin Zeyli.)
İnsanların çok az bir kısmı iman ve küfür şıklarının her ikisini de inceleyip, kafa yorup sonra küfrü, bugünkü ifadesiyle ateizmi kabul etmiştir. Küfre girenlerin kahir ekseriyeti, ömürlerini iman cephesinin dışında geçirmişler, özellikle de sefahate, günahlara müptela olmakla küfre hazır hale gelmişler ve iman cephesindeki ibadet külfetlerini de dikkate aldıklarında, nefisleri küfür yolunu tercih etmiştir.
İkinci Lem’ada "her günah içinde küfre giden bir yol olduğu" üç ayrı örnek ile güzelce izah edilmiştir.
Kalpleri isyanlarla kararmamış ve akılları bozulmamış insanlar kâinatta sergilenen rahmet, inayet ve kemal tecellilerini hayretle seyrederek iman yolunu tercih etmişlerdir. Küfür yolunda gidenler ise bu ilahi tecellileri ya hiç düşünmeden yaşamışlar yahut kendilerini aldatmak ve akıllarını uyutmak için tesadüf, tabiatperestlik, evrim, materyalizm gibi gerçek dışı görüşlere kapılmışlardır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü