"Demek şu Sure-i İhlasta, kendi miktar-ı kametinde müselsel, hem mürettep otuz sure münderiç; bu bunlara sehergâh." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Hakikaten İhlas suresi küçük bir sure olmasına rağmen, muhteva ve mana olarak okyanus gibi engin ve küllî bir suredir. Üstad Hazretleri bu hakikati bu cümleleriyle ifade ediyor.

Sehergâh, sabah aydınlığı, sabah vakti demektir ki, İhlas suresi ve içinde zımnî olarak bulunan otuz sure âdeta insanların sabah aydınlığı ve sabah vakti gibidir. İnsanların aklına ve ruhuna tevhid hususunda bir güneş vazifesini görüyor.

Bu sure “Bütün envâ-ı şirki reddeder" cümlesiyle genel bir ifade kullanılmış, şirkin her türlüsünün reddedildiği ifade edilmiştir. Şirkin çeşitleri ise şöyle belirtilmiştir; İsa (a.s), Üzeyr (a.s), melekler gibi insanlar tarafından uydurulan şirkleri "Lemyelid" cümlesi ile reddedilmiştir. Esbabperestiik, nücumperestlik (yıldıza tapmak), sanemperestlik (puta tapmak) ve tabiatperestlik gibi şirk çeşitleri de "Lem yuled" cümlesiyle bertaraf edilmiştir. Son ayette geçen "Lem yekûn" ifadesiyle Allah'ın ne zatında, ne fiillerinde ve ne de sıfatlarında şerikinin olmadığı nazara verilmiştir.

Her bir cümlesi öteki cümlelere hem delil hem de netice olur. Çünkü her bir cümlenin iki manası vardır. Bir mana ile netice olur. Bir mana ile delil olur. Böylece İhlas suresinde otuz İhlas suresi kadar muntazam, birbirini isbat eden delillerden mürekkep sûreler vardır.

İhlas suresinin ilk cümlesi "Kul huve"nin manası: "De ki: Odur." şeklindedir. Her zamirin mutlaka bir mercii vardır. Buradaki merci, açık olarak ifade edilmeyip, mutlak bırakılmıştır. Bu makamda mutlak bırakılan zamirin mercii ancak bir mutlak varlık olabilir. Mutlak bir varlık Allah'tan başkası olmadığına göre, buradaki mutlak zamirin mercii de ancak O'na ait olup, O'nu gösterebilir. “Itlakta tayin ve tayinde de taayyün"ün manası budur.

İkinci cümle, Tevhid-i Ulûhiyeti gösteriyor.

Üçüncü cümle, Tevhid-i Rubûbiyyet ve Tevhid-i Kayyûmiyyete işaret ediyor.

Dördüncü cümle, Tevhid-i Celali ihtiva etmektedir.

Beşinci cümle, Tevhid-i Sermedîye işarettir.

Altıncı cümle, Tevhîd-i Câmi'i, ihtiva etmektedir. Ne zatında nazîri, ne ef'âlinde şeriki ve ne de sıfatında şebîhi vardır."

Üstad Hazretlerinin diğer bir izahıyla altı cümleden ibaret olan İhlas suresi, yedi çeşit şirki (Üzeyir perestlik, İsaperestlik, melekperestlik, akılperestlik, esbabperestlik, yıldızperestlik, sanemperestlik gibi putperestlikleri) reddeden ve tevhid-i şuhud, tevhid-i uluhiyet, tevhid-i rububiyyet, tevhid-i kayyumiyet, tevhidi celal, tevhid-i sermediyyet ve tevhid-i cami’ gibi tevhidin yedi mertebesini gösterir.

Buna göre İhlas suresinde otuz altı İhlas suresi söz konusudur. Sûrenin her bir cümlesi altı defa delil, altı defa netice olur. Her bir tabloda altı cümlenin altı defa sıralarının değiştirilmesiyle toplam otuz altı İhlas suresi elde edilir.

Üstad'ın, otuz altı sureyi ihtiva ettiğini ifade ettiği İhlas suresinin bu harika durumu, ilmî olarak onu ortaya koyacak matematik formülü "Permütasyon prensibi" çerçevesinde değerlendirilmiştir. Bu prensibe göre:

a. Bu surede yer alan menfî ve müsbet üçer cümlenin teşkil ettiği iki farklı kategorinin normal permütasyonlarının sayısı:

720'şerden toplam 1.440 dır. Buna göre İhlas suresinde, tam 1.440 İhlas suresi vardır. Şüphesiz bu husus tek başına bir mu’cizedir.

b. Aşağıda görüldüğü üzere A, B, C=müsbet; D, E, F=menfi cümle şekilleriyle "saymanın temel düsturuna" göre bu sûreden otuz altı tane sûre elde edilebilir:

Aşağıda bu formül ile birlikte İhlas suresinin ihtiva ettiği otuz altı İhlas suresi gösterilmiştir:

A. O Allah'tır. B. O birdir. C. O Samed'tir. D. O doğurmamıştır. E. O doğmamıştır. F. O'nun hiçbir dengi yoktur.

İhlas suresinde yer alan otuz altı İhlas suresi:

1. De ki: O Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

2. De ki: O Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

3. De ki: O Allah'tır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o birdir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

4. De ki: O Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır.

5. De ki: O Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır.

6. De ki: O birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır.

7. De ki: O Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

8. De ki: O Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır.

9. De ki: O Allah'tır: Çünkü o Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

10. De ki: O Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır.

11. De ki: O Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır.

12. De ki: O Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır.

13. De ki: O birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

14. De ki: O birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır.

15. De ki: O birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

16. De ki: O birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur Çünkü o doğurmamıştır.

17. De ki: O birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır.

18. De ki: O birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o Samed'tir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır.

19. De ki: O birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

20. De ki: O birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır.

21. De ki: O birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

22. De ki: O birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır.

23. De ki: O birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır.

24. De ki: O birdir. Çünkü o Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır.

25. De ki: O Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

26. De ki: O Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır.

27. De ki: O Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

28. De ki: O Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır.

29. De ki: O Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır.

30. De ki: O Samed'tir. Çünkü o birdir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır.

31. De ki: O Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

32. De ki: O Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır.

33. De ki: O Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur.

34. De ki: O Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır.

35. De ki: O Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğmamıştır. Çünkü o doğurmamıştır.

36. De ki: O Samed'tir. Çünkü o Allah'tır. Çünkü o birdir. Çünkü onun hiçbir dengi yoktur. Çünkü o doğurmamıştır. Çünkü o doğmamıştır.

Yukarıdaki otuz altı İhlas suresi cümlelerin birbirine delil olmasından meydana gelmiştir.

Aynı şey cümlelerin birbirine netice olması durumunda da söz konusudur.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Okunma sayısı : 4.960
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

Ziyaretçi (doğrulanmadı)
Bu açıdan düşünmemiştim.Bu surenin güneş vazifesi görüp insanların aklına ruhuna tevhid hususunda ışık verdiği izahı çok güzel olmuş.Teşekkür ederim.Allah razı olsun.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...