Düz, lügatli, atıflı, toplama, mesele araştırma hakkında bilgi verir misiniz? Daha verimli olması için tavsiyeniz nedir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Evvelâ; bu mesele çok geniş, istifade yönlerinde fıtratların farklılığı önem arzettiğinden ve herkesin kendine göre güzel ve farklı istifade metotları bulunabileceğinden, aşağıda yazılanlar tekmile, tağyire ve tenkıse mahaldir.

Saniyen: Kanaatimizce "Risale-i Nur'dan nasıl istifade etmemiz lazım?" sualinden önce, istifadeyi külli yapacak veya istifadeyi engelleyebilecek ne gibi hususlara dikkat etmemiz lazım geldiğini kısaca hatırlamak gerekir.

Bunlardan birincisi belki de en mühim olanı; nefsin süfli arzularından uzaklaşmak, takvayı muhafaza etmek, tesanüdü korumak, uhuvvet düsturlarına riayet etmektir. Çünkü Risale-i Nur sadece akla hitap etmediği ve bütün latifelerin ondan hissesi olduğu için, manevî sıhhatimizin de yerinde olması gerekir. Takva ile manevî kirlerden korunmakla, nefsanî arzulardan uzaklaşmakla, tesanüd ve uhuvvet düsturlarına riayet etmekle hem şahs-ı maneviden külli istifade hem de bu zamanın çok çeşitli tehlikelerine karşı mukavemet etmek mümkün olur. Kur'an, cevşen, evrad ve ezkarlar; kuvve-i maneviyemizi canlı tutup, okuma şevkimizi ziyadeleştirmektedir.

İstifade yönlerine gelince; Risale-i Nur'u doğrudan okumak Üstad Hazretlerine ve dolayısıyla Kur’an hakikatlarına doğrudan doğruya muhatap olmak demek olduğundan, ciddi feyiz ve marifet nurlarına mazhar olunacağı şüphesizdir. Ayrıca Risale-i Nur’u baştan sona devamlı devirli bir şekilde okumak, Risale-i Nur’un bahsettiği bütün hakikatlerine bu zamanda ihtiyacımız olması noktasından elzemdir.

Risale-i Nur birbirini izah ettiğinden; yine devirli olarak hepsini okumak marifet noktasında mühimdir. Fakat Nurları düz okumada dikkat etmemiz gereken husus, gazete gibi okumamak, dikkatsizlik ile hürmette kusur etmemek gerektir. Bununla beraber her insanın her vakit Nurları dikkatli okuması zor olabileceğinden, buna muvaffak olamadığımız vakitler olsa bile, ciddiyetimizi muhafaza etmekle beraber okumaktan vazgeçmemek lazımdır. Çünkü Nurların feyizleri tüm latifelere hitap ettiğinden, her okuyan mutlaka bu feyizden hissedar olur. Nurları okuyarak doğrudan muhatap olmak, ruhumuza inşirah verdiği, o günümüzü nurlandırdığı ve kalbi sevinçlere medar olduğu, bunu tecrübe edenlerin şehadetleriyle sabittir.

Nurları bu şekilde her vakit okumak herkes için müyesser olmayabilir. Bu sebeple istifade metotlarını mümkünse çeşitlendirmek elzemdir. Farklı okuma metotlarından istifadeye çalışmak ülfeti kırar, usancı izale edecektir. Bazı noktalara daha ziyade dikkati celb edip sathiyeti ortadan kaldırmaktadır.

Bu farklılıklar birbirine kuvvet verip Nurlarla iştigale şevki arttırıyorsa hepsi güzeldir. Her birinin kendi makamında güzelliği vardır. Ruh-u asliyi rencide etmeyen her iştigalin kendi makamında riyaseti vardır.

Meselâ; Osmanlıca öğrenmeye çalışmak ve Risale-i Nurları hatt-ı Kur’an ile yazmaya gayret etmek istifadeyi arttıracaktır. Yazmak daha dikkatli okumaya da vesile olur. Özellikle dakik meselelerde insanı daha da dikkate sevk edebilmektedir.

Yine Nurlarla alakalı bazı mefhumların manalarını derinlemesine öğrenmeye çalışmak istifadeyi arttırabilir. Bunun için; Ulûhiyet, rububiyet, ubudiyet, vahidiyet ve ehadiyet gibi mefhumların Risalellerin farklı yerlerdeki izahlarını okuyup anlamaya çalışmak istifadeli olmaktadır. Risale-i Nurlarda bilmediğimiz kelimelerle alakalı hususi çalışmalar da çok faydalı olur. Günlük birkaç kelime dahi olsa ezberlemek Risale-i Nur’u daha iyi anlamada yardımcı olabilir.

Okurken devamlı lügata bakmak istifadeyi azaltacağından bu şekilde okuma genelde tavsiye edilmez.

Bazı hakikatlarla alakalı mevzu çalışması yapmak ifadeyi küllileştirebilir. Mesela tevhid ve haşirle alakalı mevzuları hususi başlıklara ayırarak çalışmak da istifadeyi arttırmaktadır. Mesela, tevhid ile alakalı çalışma yaparken, kâinattaki tevhid, insanın mahiyetindeki tevhid delilleri, tevhidin insanın saadetine tesiri, tevhiddeki celali ve cemali isimlerin tezahürü gibi.

Mevzular arasında irtibat kurarak çalışmak da marifetimizi arttırabilmektedir. Meselâ; insan ile dünya arasındaki nisbet, esma ile insandaki istidatlar arasındaki münasebet gibi.

Mütalaa ve müzakere yapmak farklı bakış açıları kazandırmaktadır. Mütalaada herkesin fikrine kıymet vermek, itiraz için değil, istifade etmek için dinlemek, fikrî tahakkümde bulunmamak, kendi fikrinde ısrar etmemek, kavl-i leyyini muhafaza etmek, lüzumsuz teferruatlardan kaçınmak, meseleyi dağıtmamak, hiçbir sözü veya yaş grubunu hafife almamak lazımdır.

Öğrenmek için sual sormak da istifadeye vesiledir. Sualde karşıdakini imtihan etmemek, fazla teferruata dalmamak, fazla sual ile insanı bıktırmamak, daldan dala atlamamak, tavazzuh etmiş bir mevzu üzerine sual sormamak, soruyu zihinde toparladıktan sonra sormak, cevaptan tatmin olmasak bile nezaketimizi muhafaza etmek gerektir.

Başta nefsimize olmak şartıyla ders okumak güzel bir metottur, anladığımız manaları ifade etmeye çalışmak, farklı görüşlere karşı açık olmak, insanların yersiz tenkitlerine iltifat etmemek, kendimizi mürşid değil, ders arkadaşı olarak görmek lazımdır.

Dinlemekle de marifetimizi arttırabiliriz. Özellikle yolculukta, araba sürerken, ev işleri ile uğraşırken dinlemek veya birilerine okutmak.

Nurlarda geçen; nizam-intizam-tanzim, istidat-kabiliyet, muhal-mümteni gibi kelimelerin birbirinden farklı manaları da iyi araştırmak ve anlamak istifadeyi artırır.

Şahsî veya arkadaşlarla soru-cevap şeklinde fihrist, bilinmeyen kelime, boşluk doldurma gibi vesilelerle Risalelerle meşguliyet sağlanabilir.

İmtihan şeklinde sual hazırlayarak, imtihana girerek ve sonunda hediye ile dikkatler uyandırılabilir.

Fıtri olmak ve sıkmamak şartıyla konuşan ve dinleyende şevk olmak kaydıyla yemek ve çay esnasında bazı mevzular açılarak, iştigali mümkün mertebe zamana ve mekâna yaymak.

Günlük konuşmalarımızın bir kısmını iman hizmeti ile alakalı insanlığın faydası için yapılan güzel faaliyetlerden bahsederek birbirimize güzel misal olmak.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Yazar:
Okunma sayısı : 2.988
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

şeref askar

Risale-i Nur birçok vecihle okunabilir. Hatta her bir esmanın penceresiyle Risale-i Nur’un manaları zenginleşir ve yeni manalar ortaya çıkabilir. Kişinin derecesine göre aynı anda birkaç esmayla/vecihle de okunabilir. Her birinin feyzi ve istifadesi farklıdır. Ama biz dört tanesini zikredelim.

Zahiri okuma= Risale-i Nur’un lafzından manaya geçmeye çalışmaktır. Bazen anlayıp bazen anlamayabilir. Risale-i Nur’daki tesiri ve derinliği hisseder. Elbette bu okuma feyzden hali olmaz.

Batını okuma= Risale-i Nur’daki manaları kendi nefsinde ve enfüsünde karşılığını bularak okumaktır. Yani yaşayarak okumaktır.

Evveli okuma= Üstada ve Risale-i Nur’a kendini bizzat muhatap tutarak okumaktır. Kendini risalelerin yazıldığı yerde ve zamanda görmektir. Kendini bir kâtip gibi görüp, yazdığını okumaktır. Böylece Risale-i Nur’u kendi malı gibi sahiplenir.  Ayrıca o dönemin şartlarını da bilebilmektir.

Âhiri okuma= Risale-i Nur’u bulunduğu zamandan ve bulunduğu zamanın şartlarıyla ve ilimleriyle okumak ve anlamaktır. Kuran, zaman geçtikçe gençleştiği gibi Risale-i Nur’da zaman geçtikçe gençleşecektir. Çünkü Risale-i Nur, Kur’an’dan süzülmüştür.

“...Risaleler kendi malım değil, Kur'anın malı olarak, Kur'anın reşehat-ı meziyatına mazhar olduklarını izhar etmeye mecburum. Mektubat (RNK) - 398

Zaman ihtiyarlandıkça, Kur'an gençleşiyor; rumuzu tavazzuh ediyor. Mektubat (RNK) - 516

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...