"En sevimli ve muhabbetli ve endişeli ve nokta-i istinada en muhtaç ve sahibini ve malikini bulmaya en müştak, hem fakir ve âciz bulunan mahlûkatlarına,.." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"En sevimli ve muhabbetli ve endişeli ve nokta-i istinada en muhtaç ve sahibini ve mâlikini bulmağa en müştak; hem fakir ve âciz bulunan mahlukatlarına acz ve iştiyakı, fakr ve ihtiyacı ve endişe-i istikbali ve muhabbeti ve perestişi veren bir zât, elbette kendi vücudunu onlara tekellümüyle iş'ar etmek, uluhiyetin muktezasıdır."(1)
Aciz olan insana, nihayetsiz kudret sahibi olan bir Allah.
Fakir olan insana, hazinesi sonsuz olan bir Allah.
Endişeli insana, endişelerinden temizleyecek ve eman verecek bir Allah.
Dayanmak isteyen insana, sonsuz bir istinad noktası olan bir Allah.
Muhtaç olan insana, bütün ihtiyaçlarını yerine getirecek bir Allah.
Sahibini bulmaya müştak olan insana, malikiyetini her cihet ile gösteren bir Allah.
Allah insana acizlik ile iştiyakı, fakirlik ile ihtiyacı, geleceğinden endişelenmeyi, dayanma isteğini, muhabbeti ve perestiş etme duygularını kendine yönelmesi, kendine sığınması, istimdat etmesi için veriyor. Ama insan yönünü şaşırıp bu duygu ve zaafları yanlış yerlerde tatmin etmeye çalışıyor.
Mesela, insandaki aşk ve muhabbet, en esaslı bir duygudur. İnsan bu hissi, fani ve mecazî mahbublarda tatmin etmeye çalışıyor. Hlabuki, Allah muhabbet hissini kendi Zât’ı ve isimlerini sevmemiz için bize takmıştır.
Yine insan perestiş etme duygusunu ibadet ile Allah’ta tatmin etmesi gerekirken putlarda, sebeplerde ve tabiatta kullanarak fıtratını heba ediyor.
“Bunlar, iman edenler ve Allah’ı zikrederek gönülleri huzura kavuşanlardır. Bilesiniz ki gönüller ancak Allah’ı zikrederek huzura kavuşur.” (Rad, 13/28)
İşte böyle bir Allah, böyle çok kıymetli kulunun kalbini ve ruhunu sebeplere ve aciz mahlûkata kaptırmaması için, elbette onunla konuşacak, varlığını ve birliğini bildirecek, kendisini sevdiği için yarattığını ifade edecek, kendisine -iman etmek ve kulluğunu takınmak şartıyla- ebedî bir cenneti ve sonsuz saadeti halk ettiğini ifade edip o insanı rahatlatacak ve dağınıklığını tek bir noktaya toplayacaktır.
(1) bk. Şualar, Yedinci Şua (Ayetü'l-Kübra).
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü