Hud Suresi, birinci âyet-i kerîme ile On Dördüncü Söz’de işlenen konular arasında nasıl bir alaka vardır?
Değerli Kardeşimiz;
Bu Söz’de bazı kimselerin anlamakta zorluk çektikleri “göklerin ve yerin altı günde yaratılması, yaş kuru her şeyin kitab-ı mübinde yazılmış olduğu” gibi hakikatlerden misâl olarak beş hakikat üzerinde durulmuş ve bu gibi meselelere nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda ortaya bir numune konulmuştur.
“Elif lâm râ. Bu öyle bir kitaptır ki, her işi hikmetle yapan ve her şeyden hakkıyla haberdar olan Allah tarafından âyetleri sağlam şekilde tanzim edilmiş, sonra tafsilâtıyla açıklanmıştır.” (Hûd, 11/1)
Bu âyet-i kerîmede, Kur’ân âyetlerinin sağlam şekilde tanzim edildiği nazar-ı dikkate takdim edildikten sonra bu âyetlerin 'Hakîm' ve 'Habîr' olan Allah tarafından tafsil edildiği beyan edilmektedir. Burada geçen tafsil meselesini iki şekilde anlayabiliriz. Birisi, bir âyette mücmel olarak yani hülâsa olarak beyan edilen bir hakikatin tafsilatının başka âyetlerde bulunduğudur. Meselâ, Fatiha Sûresinde geçen sırat-ı müstakim ehlinin, bir başka âyet-i kerîmede peygamberler, sıddıklar, şüheda ve salihler olduğunun beyan edilmesi gibi.
Diğer mâna ise, âyetlerde geçen mücmel hakikatlerin Allah Resulü (asm.) tarafından tafsilatıyla anlatılmış olmasıdır.
Daha sonra gelen birçok tefsir âlimi de kendilerine ihsan edilen ilim ve hikmetle, âyetlerde geçen hakikatleri daha tafsilatlı olarak tefsir etmişlerdir.
O halde, bir insan kendi aklıyla anlayamadığı bir hakikati, evvela Allah Resulünün (asm.) hadislerindeki açıklamalara bakarak, daha sonra, gerektiğinde, tefsir âlimlerinin söz konusu âyet hakkındaki izahlarına müracaat ederek öğrenme yoluna gitmelidir. Bu iki ehemmiyetli me’haza müracaat etmeden sadece kendi fikriyle yapacağı tahlil ve izahlar, onun kalbini tatmin etmeyebilir ve ruhunda şüphe ve tereddütlere yol açabilir.
Üstad Hazretleri bu konuda, misâl olarak, beş mesele üzerinde durmuş ve yaptığı izahlarla fikir ufkumuzu açmış, bilgimize derinlik kazandırmış, bizleri sathî düşünmeden kurtarmış, böylece, benzeri meselelerle karşılaştığımızda o hakikatin de bizim idrakimizin ötesinde çok cihetleri olabileceği konusunda aklımıza yol göstermiş, düşüncemize istikamet kazandırmıştır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü