"İnkar vasıtasıyla, gayet cüzi bir sıkıntı vazifesi ubudiyetten gelmeye mukabil, inkarda milyonlarla o sıkıntıdan daha müthiş manevi sıkıntılara kendini hedef eder." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Eğer insan her şeyin dizgini elinde olan bir tek Allah’a iman edip, ona tevekkül etmezse, sebeplerin tamamına kul, köle olmak zorunda kalır. Evet, korkaklığın kaynağı imansızlık ve tevekkülsüzlüktür. Kalbinde iman olmayan birisi, bu yüzden her hadise karşısında titrer ve her musibetten azap duyar.

Mümin her şeyin tedbir ve dizgininin Allah’ın kudret elinde olduğunu bildiği için, hiçbir şeyden endişe ve telaş etmez. Ama kâfir Allah’a ve onun kâinattaki tedbir ve iradesine inanmadığı için, her şeyi tesadüfe veriyor. O zaman başına her an bir iş, bir musibet gelmesi imkân dâhilindedir. Bu yüzden her şeyde bir endişe bir telaş duyar. Her hadise karşısında korkar ve titrer. "Acaba bu musibet bana dokunur mu?" der, hayatı zehir olur. Üstad Hazretleri bu manaya teyid için Amerika'da vuku bulmuş şu hadiseyi misal veriyor: Bir kuyruklu yıldız dünyanın yakınından geçince "Acaba dünyaya çarpar mı?" endişesi ile imanı ve tevekkülü olmayan veya zayıf olanlar çok korkmuş hatta evlerinden çıkmışlar.

Hâlbuki iman ve tevekkülü olan bir mümin, bu hadisede şöyle düşünür: "Şayet bu yıldız dünyaya çarpma emrini Allah’tan almış ise tevekkülden başka yapacak bir şey yoktur. Eğer o yıldız dünyamıza çarpa emri almamış ise, haddini aşıp vazifesi olmadığı hâlde dünyamıza çarpamaz." der, endişe ve telaştan kurtulur.

Allah’a tahkiki bir şekilde iman ile tevekkül eden adam hiçbir şeyden korkmaz, hiçbir hadise karşısında titremez. Cesaretin menbaı iman olduğu gibi, korkaklığın kaynağı da imansızlık ve tevekkülsüzlüktür.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 14.019
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

meyelan
"inkâr vasıtasıyla" kalıbıyla "inkâr" ın farkı nedir? inkâr vasıtasıyla -> gayet cüz'i bir sıkıntı vazife-i ubudiyetten gelmeye mukabil, inkârda -> milyonlarla o sıkıntıdan daha müthiş mânevi sıkıntılara kendini hedef eder.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Sorularla Risale
Vasıta kelimesinde ki nükte inkarın sıkıntıya vesile olmasıdır. İnkar tek başına musibet olduğu gibi bir çok bela ve sıkıntının da vesilesi oluyor.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
denizm

"İnkar vasıtasıyla, gayet cüzi bir sıkıntı vazifesi ubudiyetten gelmeye mukabil, inkarda milyonlarla o sıkıntıdan daha müthiş manevi sıkıntılara kendini hedef eder."
Buradaki ilk inkar ile 2. inkar aynı mânâda kullanılmasına reğmen, "mukabil" kelimesi kullanılmış. İki farklı şeyi kıyaslamıyor ki?

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Sorularla Risale
İnkardan elde edilen serbestlik ve ibadet külfetinden kurtuluş mukabil kelimesi ile ifade ediliyor yani inkar ile ibadetin külfetinden kurtulmuş olabilirsin ama inkar ile gelen bela ve musibetler bu ibadet külfetinden daha ağır dah beterdir. 
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...