"Kader-i ezelînin nazarında, feleğin inadına, nev-i beşerdeki hikmet-i ezeliyenin sırrını ilân edecektir." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Dedi: İslâm parça parça olmuş."
"Dedim: Tahsile gitmişler. İşte Hindistan, İslâmın müstaid bir veledidir; İngiliz mekteb-i idadîsinde çalışıyor. Mısır, İslâmın zeki bir mahdumudur; İngiliz mekteb-i mülkiyesinden ders alıyor. Kafkas ve Türkistan, İslâmın iki bahadır oğullarıdır; Rus mekteb-i harbiyesinde talim alıyor. İlâ âhir..."
"Yahu, şu asılzade evlât, şehadetnamelerini aldıktan sonra, herbiri bir kıt'a başına geçecek, muhteşem âdil pederleri olan İslâmiyetin bayrağını âfâk-ı kemâlâtta temevvüc ettirmekle, kader-i Ezelînin nazarında, feleğin inadına, nev-i beşerdeki hikmet-i ezeliyenin sırrını ilân edecektir."(1)
Ehli küfür nasıl ki, insanlık için bir plan hazırlayıp, İslam’ın önünü kesmeye ve küfrü hâkim kılmaya çalışıyor ise, kaderin de İslam için bir planı vardır. Kader ehli küfrün kurmuş olduğu planları neticesiz bırakacaktır. Allah’ın insanlık için ezelde takdir ettiği mana elbette hükmünü icra edecektir.
Burada "feleğin inadına" tabiri, ehli küfrün kurmuş olduğu çarkın ve sistemin tersine ve aksine, demektir. Yani kâfirin bir planı varsa, kaderi ezelinin de bir planı vardır. Elbette bu iki plan birbirinin inadına ve aksine olacaktır. Bu yüzden, İslam âleminin şu anki zayıflığı bizleri ümitsizliğe düşürmesin, istikbal feleğin inadına ve aksine rağmen İslam’ın olacaktır.
Şimdiki bazı menfi haller veya dağınıklıklar bir süreçtir. Bu süreç ilelebet devam etmeyecektir. Nitekim Üstad Hazretlerinin ifade ettiği mana, Birinci Dünya Savaşı'nın o dehşetli ve perişan günlerinde söylenmiş bir ifadedir. Ve söylediklerinin büyük bir kısmı da vuku bulmuştur.
Hindistan İngiliz sömürüsünden kurtulmuş, Kafkas ve Orta Asya'da yaşayan soydaşlarımız Rusya’nın egemenliğinden kurtulmuştur. Üstelik onların askeri alt yapılarını da beraberinde alarak kurtulmuşlardır. Bütün bu gelişmeler ilerideki kemal mananın habercileri ve işaretçileri hükmündedir.
İçtimaî hâdiseler ve değişimler geniş ve dağınık olduğu için, cüz’i ve basit akıllar bunları kuşbakışı şeklinde seyredemiyorlar, içinde hapsoluyorlar. İlerisi için bir tahminde bulunmak, ya keskin bir kalbi aydınlık ister ya da deha derecesinde bir zekâvet ile olur. Her iki hâl Üstad Hazretlerinde şiddetli bir şekilde bulunduğu için, tespit ve teşhislerinde şimdiye kadar bir inhiraf ve şaşma görülmemiştir.
Biz şu anki güncel hâdiselerle bu büyük tespiti iyi okuyamıyoruz. Üstad Hazretleri komünizmin dünyayı kasıp kavurduğu bir hengâmda Sovyetler Birliğinin yıkılacağını tarihi ile bildirmiştir ve aynen dediği gibi çıkmıştır.
(1) bk. Sünûhat, Devaü'l-Ye's.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar