"Ta beşer de sair kâinattaki kardeşlerine müsâvi olabilsin ve sırr-ı hikmet-i ezeliye nev-i beşerde dahi ‘takarrur etti’ denilebilsin." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Allah, varlık alemleri içinde birbirinden farklı çok alemleri yaratmıştır. Bu muhtelif alemlerde hükmeden hayır ve haktır. Hayır ve hak ezeli bir hakikat olmasından dolayı hiçbir zaman yok olup zayi olamaz.
İnsanlık alemi bu alemler içinde en önemli alemdir. İmtihan gereği, insanlık aleminde hayır ve şer mukayese ve mücadele için beraber yaratılmıştır. Ve hayır ve şer sürekli çarpışma ve muaraza içindedir. Bu yüzden bazen şer tamamen olmasa da, hak ve hayra galebe edebiliyor. İnsanlık alemindeki bu mücadele bazen hayrın, bezen şerrin lehinde tecelli ediyor. Ama şer ezeli ve daimi bir hakikat olmamasından dolayı, müstekar ve sabit olamaz. Bir gün mutlaka hak ile yeksan olmaya mahkumdur. İnsanlık aleminde de elbette hak ve hayır gelecek ve insanlık aslına rücu edecektir.
Kardeşleri hükmünde olan diğer muhtelif alemler ile hayır ve hak noktasında mütenasip konumuna kavuşacaktır. Zira varlık alemleri içinde mutlak galip hayır ve haktır. İnsanlık alemindeki şerrin geçici galibiyeti ise, daimi ve sabit bir durum değildir.
Üstad'ın, "sair kainattaki kardeşlerine müsavi olabilsin" tabirindeki sair kainatlardan kast ettiği; kainat ve alemler, diğer gaybi alemlere işaret ediyor. Diğer gaybi alemlerde hayır ve hak tam galiptir. O alemlerde isyan ve küfür gibi şerler yoktur. İnsanlık alemi de hayır ve hakka rücu ederse, bu alemlerle müsavi olup uyumlu bir hale gelirler.
Üstadımızın Rus Polisi ile yaptığı konuşmada istikbale dair ciddi ipuçları ve müjdeler vermektedir. Görüşmenin sonundaki değerlendirme buraya güzel bir sonuç cümlesi olabilir:
Rus polisi: "İslâm parça parça olmuş."
Bediüzzaman: "Tahsile gitmişler. İşte Hindistan, İslâmın müstaid bir veledidir; İngiliz mekteb-i idadîsinde çalışıyor. Mısır, İslâmın zeki bir mahdumudur; İngiliz mekteb-i mülkiyesinden ders alıyor. Kafkas ve Türkistan, İslâmın iki bahadır oğullarıdır; Rus mekteb-i harbiyesinde talim ediyorlar. İlâ âhir..."
"Yahu, şu asilzade evlât, şehadetnamelerini aldıktan sonra, herbiri bir kıt’a başına geçecek, muhteşem âdil pederleri olan İslâmiyetin bayrağını âfâk-ı kemâlâtta temevvüc ettirmekle, kader-i Ezelînin nazarında, feleğin inadına, nev-i beşerdeki hikmet-i ezeliyenin sırrını ilân edecektir."(1)
(1) bk. Tarihçe-i Hayat, İlk Hayatı.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar