Küfrün, kainatın hizmetlerini ve neticelerini akim bıraktığı, bu yüzden tehditlere maruz kaldığı söyleniyor. Ama gözünü kapayan yalnız kendine gece yapar, güneşin diğer yaratıklara ısı ve ışık vermesine engel olduğu söylenebilir mi?
Değerli Kardeşimiz;
Normal olarak gözünü kapayan yalnız kendisine gündüzü gece yapar. Fakat bazı durumlarda işini ve vazifesini ihmal edenler, diğer amelelerin de işlerini sıkıntıya düşürebilir. Mesela, bin kişinin çalıştığı bir üretim fabrikasında, birisinin vazifesi de elektriği tamir etmek olursa, bunun vazifesini terk etmesi sadece kendisine değil, diğer tüm çalışanların zarar görmesine vesile olabilir.
Üstadımız Yirmi Üçüncü Lem'anın Hatimesinde bu konuya güzel açıklık getirmektedir. Kısa bir bölümü şöyledir:
"Nasıl ki bir padişah, raiyetinin hukukunu muhafaza etmek için, âdi bir adamın, raiyetinin hukukuna zarar veren bir hatasına göre, şiddetli cezaya çarpar."
"Öyle de ibadeti ve namazı terk eden adam, Sultan-ı Ezel ve Ebedin raiyeti hükmünde olan mevcudatın hukukuna ehemmiyetli bir tecavüz ve mânevî bir zulüm eder. Çünkü, mevcudatın kemalleri, Sânie müteveccih yüzlerinde tesbih ve ibadetle tezahür eder. İbadeti terk eden, mevcudatın ibadetini görmez ve göremez. Belki de inkâr eder. O vakit, ibadet ve tesbih noktasında yüksek makamda bulunan ve her biri birer mektub-u Samedânî ve birer âyine-i esmâ-i Rabbâniye olan mevcudatı âli makamlarından tenzil ettiğinden ve ehemmiyetsiz, vazifesiz, câmid, perişan bir vaziyette telâkki ettiğinden, mevcudatı tahkir eder, kemâlâtını inkâr ve tecavüz eder."(1)
Mevcudatın yaratılış gayesi, Allah’ın kendini bütün isim ve sıfatları ile insana tanıtmak ve sevdirmek istemesidir.
İnsanın yaratılış gayesi de iman ve ubûdiyettir. Koca kâinatın çarkları insanın iman ve ibadet etmesi gayesine hizmet ederken, insanın küfür ve dalâlet ile bu vazifeyi terk etmesi, hem kâinatın hukukuna bir tecavüz, hem de kâinatın tümünde tecellî eden esmâ-i hüsnaya bir hakarettir.
Bazı suçların cezası dünyada bile müebbet bir hapis iken, küfür cinayetinin cezasının ebedî olması gayet mâkuldür ve âdildir.
(1) bk. Lem'alar, Yirmi Üçüncü Lem'a, Hatime.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü