"Mübalâğa ihtilâlcidir. Şöyle ki: Beşerin seciyelerindendir, telezzüz ettiği şeyde meylü’t-tezeyyüd ve vasfettiği şeyde meylü’l-mücazefe ve hikâye ettiği şeyde..." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Mübalâğa ihtilâlcidir. Şöyle ki: Beşerin seciyelerindendir, telezzüz ettiği şeyde meylü’t-tezeyyüd ve vasfettiği şeyde meylü’l-mücazefe ve hikâye ettiği şeyde meylü’l-mübalâğa ile, hayali hakikate karıştırmaktır. Bu seciye-i seyyie ile iyilik etmek, fenalık etmek demektir."(1)
Bu ifade, dini, insanlara anlatan vaizlere ve Kur'anı tefsir edecek kapasitede olan ulemalara bir reçete ve klavuz olsun diye, Üstadmız tarafından kaleme alınmış olan Muhakemat eserinde geçmektedir.
Burada, vaazlarda veya tefsirlerde bahsedilecek konuları en iyi ve dengeli bahsetmenin yolunun, onu olduğu gibi vasfetmek olduğu belirtilmektedir. Mübalağa denilen "bir şeyi abartılı bahsetmek," o şeyi yüceltmez, aksine değerini küçültür. Şimdi bu paragrafı izah etmeye çalışalım:
Mübalağa ihtialcidir, yani karıştırıcıdır. Bu tarz bir davranış, insanların özelliklerindendir. İnsanlar, Lezzet aldıkları şeyi çok büyütmeye çalışmak, tarif etmek istedikleri şeyi abartılı olarak tarif etmek ve anlattıkları konuları da fazlaca şişirmek suretiyle hayali hakikate karıştırırlar. Bu kötü davranışla iyilik etmek isterken, aslında fenalık ederler. Çünkü bilmediğimiz halde, artırmaya çalışırken eksiltiriz, daha fazla ıslah edelim derken karıştırırız, medhedelim ve güzelleştirelim derken aslında çirkinleştiririz.
Nasıl ki, bir ilacı faydalı görüp, haddinden fazla kullanarak ilacı hastalığa vesile yapabiliriz. Aynı şekilde bir şeyi olduğundan fazla vasfetmek, onu hakikatte güzelleştirmez, daha da çirkinleştirir. Çünkü bir şeyi mübalağa ile anlatmaya çalışmak onu gizli bir kötülemektir.
(1) bk. Muhakemat, Birinci Makale, Yedinci Mukaddime.
İlgili ders videosu için tıklayınız:
Prof. Dr. Şadi Eren, Muhakemat Dersleri (8.Bölüm)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü