Münazarat Risalesi, neden Doğu'daki aşiretler içinde yapılmış bir derstir, hikmeti ne olabilir? Üstad'ın Münazarat'ı yazdığı dönem öncesi ve sonrası hakkında kısa bilgi verebilir misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Üstad'ın, Doğu bölgesinde doğmuş ve o bölgede yaşamış ve kabul görmüş bir alim olarak, bölge halkını aydınlatması ve irşat etmesi mahiyeti itibariyle çok mühim bir meseledir. O zamanın aşiretleri alim ve aydın olarak Üstad'a sorular soruyorlar, Üstat da bu sorulara cevap veriyor. Münazarat ve Sünûhat gibi eserler soru cevap şeklinde bir muhaveredir, sonradan tabedilmiştir.
Münazarat'ın teşekkül ettiği zamana fikren bir seyahat ettiğimizde, ana tema olarak şunları görmekteyiz;
1. İkinci Meşrutiyet ilan edilmiş, bundan sonra dine ciddi zararlar gelecek gibi bir hava estirilmektedir.
2. Sultan Abdulhamid tahttan indirilmiş, herkeste bir panik havası hakim olmuş.
3. İttihad ve Terakki Hükümetin başında ve halka göre çoğu mason ve dinsiz olup, bundan sonra toplumu ciddi felaketler bekliyor.
4. Ermeniler ortalığı karıştırmakta olup, bunlara karşı nasıl davranılacağı konusu herkesi tedirgin ediyor.
5. Herkesin beklediği Mehdi manası artık sorgulanmaya başlanmış, bir kurtarıcı aramaya karşı ihtiyaç şiddetlenmiş.
İşte böyle âdeta kapkaranlık bir zeminde, Üstad Bediüzzaman Şark'taki insanların bir kıyam veya bir ayaklanma veya ye'se düşme gibi bir manevi hastalığa girmemek hikmetiyle, Şark'taki aşiretlerin içerisinde belirli bir müddet durma ve onları aydınlatma ihtiyacı hissetmiştir.
Üstat bu aşiretleri çağın gereklerine ve İslam ile barışık olan birtakım yeniliklere ilmi ağırlığı ile alıştırıyor. Cumhuriyet, hukukun üstünlüğü, ahlak, fazilet, eğitim gibi konularda o aşiretlerin endişelerini giderip İslam ile çelişmediğini izah ediyor. Zira doğunun en büyük yarası, eğitim ve taassuptur. Üstat bu hastalıkları gidermeye çalışıyor.
Avam ve mutaassıp insanlar, delilden çok kaynağın kutsiyet ve ismine bakar, ona göre teslim olurlar. Üstad'ın da bölgede ilmi ve manevi bir ağırlığının olması, irşat ve aydınlatma işini kolaylaştırmıştır.
Münazarat Risalesinin baş kısmında şu ifadeler var:
"Şarktaki aşiretlerin suallerine cevap olarak hazırlanıp H. 1329 (M. 1911)'de neşredilen bu eser, bilâhare Müellif Bediüzzaman Said Nursî tarafından tekrar gözden geçirilerek neşredilmiştir."
1911 dönemi malum Osmanlının zor yıllarıdır. 1911'den önce Meşrutiyet ve saltanat sancı ve çalkantıları yaşanırken, bu tarihten sonra Osmanlının fiilen parçalanma aşaması başlamaktadır. O dönemler gerçekten zor dönemlerdir; Birinci Dünya Harbi, Bolşevik ihtilali bu zorluklardan birkaç tanesidir.
Üstad Hazretleri bu zorlu süreçte hem siyasi hem içtimai hem de imani reçeteler sunmuştur. Münazarat Risalesi bunlardan birisidir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü