"Nasıl ki şükür nimeti ziyadeleştirir; öyle de şekva, hastalığı, musibeti tezyit eder. Hem merakın kendisi de bir hastalıktır. Onun ilacı, hastalığın hikmetini bilmektir." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Nasıl ki şükür nimeti ziyadeleştirir; öyle de şekva, hastalığı, musibeti tezyit eder. Hem merakın kendisi de bir hastalıktır. Onun ilacı, hastalığın hikmetini bilmektir. Madem hikmetini, faydasını bildin; o merhemi meraka sür, kurtul. Ah yerine oh de 'Vâ esefâ' yerine 'Elhamdü lillahi ala külli hal' söyle."(1)
Şükür ile nimet arasında kuvvetli bir bağ vardır. Şükür arttıkça nimet artıyor, şükür azaldıkça nimet de azalıyor. Yani şikâyet, şükürsüzlük ve isyan gibi durumlarda Allah rahmetini, ikramını ve ihsanını azalttığı gibi, bela ve musibetleri de çoğaltıyor. Nitekim bir âyette mealen şöyle buyurulur: “Eğer şükrederseniz, ben de nimetlerimi ziyadeleştiririm.” (İbrahim Suresi, 14/7)
Kâinatın en son ve en cemiyetli meyvesi olan insanın yaratılış gayesi, en mühim vazifesi ve en harika meyvesi iman, ubudiyet, tefekkür, zikir, dua ve şükür gibi ulvî hakikatlerdir.
Şükür; Cenab-ı Hakk’ın ihsan etmiş olduğu maddî ve manevî, enfüsî ve afakî bütün nimetlere saygı göstermek ve hürmet etmektir. Bediüzzaman Hazretlerinin buyurduğu gibi;
“Halık-ı Rahmanın, kullarından istediği en mühim iş şükürdür.” (Mektubat)
Şikâyet ve isyanın bir diğer mühim zararı da insanın ruhuna bıraktığı kötü ve kalıcı izlerdir. Kırık bir el ile intikam almaya kalkmak, ancak sahibine zarar verir, ağrısı çoğalır. Aynı şekilde bela ve hastalıklar karşısında tevekkül ve sabır yerine isyan ve şikâyet etmek de insanın ruhunda telafisi mümkün olmayan derin yaralar ve iyileşmesi çok zor cerihalar açar.
İsyan ve şikâyet ile musibet bir iken ikileşir ve insanın dünyasını da ahiretini de perişan eder. Sabır ve metanet ile hastalık ve belanın kimden geldiğini düşünüp hikmetini anlamaya çalışırsak, o zaman hastalık hafifler. Allah’ın inayet ve rahmetini de celbederek iyileşmeyi hızlandırır. Ruha kuvvet, kalbe istinad ve bedene afiyet olur.
1) bk. Lem'alar, Yirmi Beşinci Lem'a, Onuncu Deva.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü