On Dokuzuncu Mektub'ta geçen, "senet ile an’ane" arasındaki fark nedir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

An’ane: Kelime olarak ağızdan nakledilen söz, haber demektir. Istılahta ise bir haberin veya bir hadis-i şerifin "an filân, an filan" diye ravileri bildirilmek suretiyle nakledilmesidir.

An’aneli Senet: Hadis nakledenlerin veya bir haberi söyleyenlerin, bu haberi kimden kime söylendiğini belli eden "an filan, an filan" diyerek, şahısların isimleriyle beraber rivayet ve nakledilen kuvvetli ve şüphe götürmeyen sened demektir.

An’ane, rivayet silsilesini izhar ve ilan etmek iken, senet rivayetin sağlamlığını ortaya koyan birtakım delil ve ipuçlarından ibarettir.

Hadislerin senedi, yani sonraki nesillere intikal ettirilmesi yolu, İslam âlimlerinin en titiz ve hassas olduğu konulardandır. Bu sahada çok ciddi ilim dalları teşekkül etmiştir; cerh ve ta’dil ilmi bunların başında gelir. Yani hadisi rivayet eden şahsın mutemed olduğunu araştıran hususi bir ilim dalıdır. Bu ilim dalı İslam âlemine hastır.

Hadis ilminde Buharî ve Müslim gibi çok sağlam ve güvenilir âlimler yetişmiştir. Bunlar hadisin içine girecek yabani unsurları temizlemekte çok maharet kazanmışlardır. Hadisin sıhhat ve vüsukunu diline dolayan ahmaklara gereken cevabı çok kati olarak vermişlerdir.

Günümüzde din düşmanları bilhassa hadislere saldırıyorlar. Gayeleri hadisin itimadını sarsıp, Kur'an’ı anlaşılmaz kılmak ve kendi hevalarına göre tevil edip saptırmaktır. Hadis üzerine binlerce teknik çalışmalar yapılmış, eserler yazılmış, her türlü şüphe ve inkârı bertaraf edecek deliller sunulmuştur. İşte senet mefhumu da hadisin sağlamlığını ortaya koymanın müşterek bir dilidir.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Okunma sayısı : 5.958
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...