"Sizin hanenizdeki mâsum evlâtlarınızla mâsûmâne sohbet, yüzer sinemadan daha ziyade zevklidir." Mâsûmâne sohbet nedir, nasıl olmalıdır? Üstad Hazretlerinin sinemadan misal getirmesinin hikmeti nedir? Günümüzde hangi konulara teşmil edilebilir?
Değerli Kardeşimiz;
“Mâsûmâne sohbet” tabiri, babanın ailesi ile olan diyalogu, çocukları ile ilgilenmesi, onlarla sohbet etmesi, onlarla arkadaşlık kurması, onlarla ve onların seviyesine göre imana dair dersler okuması, hepsi bu tabirin içindedir.
Batı medeniyetinin eğlence anlayışı, daha ziyade tüketime, israfa ve ahlâksızlığa dayalıdır. Üstad Hazretlerinin sinemayı örnek vermesi de bu manaya işaret ediyor. Batı toplumunun gittikçe aile hayatından kopup, kedi ve köpek beslemesi ve birtakım fantezilerin peşinden koşması hep bu anlayışın neticesidir. Oysa İslam aileye ve sosyal hayata çok ehemmiyet veriyor, tüketime dayalı eğlencelere kapıyı kapatıyor.
Üstelik bir anne ve baba için dünyanın hiçbir zevki ve eğlencesi evladı ile meşgul olmasından daha üstün olamaz. Bu, her anne ve baba için fıtrî bir haldir.
"Mimsiz medeniyet, taife-i nisâyı yuvalardan uçurmuş, hürmetleri de kırmış, mebzul metâı yapmış. Şer'-i İslâm onları."
"Rahmeten davet eder eski yuvalarına. Hürmetleri orada, rahatları evlerde, hayatı âilede. Temizlik ziynetleri."
"Haşmetleri hüsn-ü hulk, lütf-u cemâli ismet, hüsn-ü kemâli şefkat, eğlencesi evlâdı. Bunca esbab-ı ifsat, demir sebat kararı."
"Lâzımdır, tâ dayansın. Bir meclis-i ihvanda güzel karı girdikçe, riyâ ile rekabet, haset ile hodgâmlık depretir damarları."
"Yatmış olan hevesat birden bire uyanır. Taife-i nisâda serbestî inkişafı, sebep olmuş beşerde ahlâk-ı seyyienin birden bire inkişafı."(1)
Günümüzde televizyon, tiyatro, sinema ve internet gibi vasıtalar hayatımızı o kadar çok işgal etmiş ki, nerede ise ailemize, çocuklarımıza ayıracak vakit bırakmamış. Bu da gerek ailemiz gerekse eş, dost ve akrabalarımızla ilişkilerin ciddî şekilde zedelenmesine sebep olmaktadır. Öyle ki bu bağımlılık hâline gelmiş ve tedavi kapsamına alınmıştır.
Milletimizin örf ve âdetlerine, dinî inanç ve mukaddesatına muhalif yerli ve yabancı dizilerle kalp ve ruhlarda telafisi mümkün olmayan derin yaralar açılmaktadır. Bazı dizilerde de Anadolu insanının aklına, vicdanına, sağduyusuna, millî ruhuna, müşterek duygularına ve tarihine saldırılmaktadır. Bu tür yayınlar, kültür ve irfanımızı, musikimizi, edebiyatımızı, sanatımızı, hâsılı milleti millet yapan bütün değerler manzumesini tahrip etmekle vicdan-ı umumîyi derinden yaralamakta; milletimizi, özellikle de gençlerimizi, ahlakî buhranlara ve sefahat bataklıklarına sürüklemektedir.
Evet, müstehcen neşriyatla, bölücülük propagandalarla milletimizin, hem dimağı hem vicdanı hem kalbi hem ulvî hisleri tarumar edilmekte, karanlık mecralara doğru sürüklenmektedir. Hürriyet perdesi altında, gençlerimiz nefs-i emmarenin kölesi edilmek istenmektedir. Ruhî ve fikrî dengesizliklere maruz, zevk ve sefahatle malûl neslimiz perişan bir hayata doğru çekilmek isteniyor.
(1) bk. Sözler, Lemeat.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü