"Velâyet" ve "Risalet" kavramlarını izah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Şehadet getirdiğimizde, Peygamber’imizin (asm.) Allah’ın kulu ve resulü olduğunu ifade ederiz. Bu şahadette geçen “abd” kelimesi, Allah Resulünün (asm.) velâyet yönünü, “resul” kelimesi ise peygamberlik vazifesini gösterir.

Bir mü’min, İslâm’ın emirlerini yerine getirmekle, haramlardan kaçınıp şüphelilerden sakınmakla, Resulullah Efendimiz’in (asm.) ubudiyet ve velâyet cihetinden nasiplenir. İnsanlara hakkı tebliğ etmekle ve onları yasaklardan sakındırmakla da O Şanlı Resulün (asm.) risâlet cihetinden feyiz alır.

Şu var ki, risâlet hizmetinde başarılı olmanın yolu, velâyet cihetindeki hassasiyetten geçer. Ubudiyetinde ihmalkâr olan ve bu vadide hüsn-ü misâl olamayan bir kimsenin, insanlara hakkı tebliğ etmesi çoğu zaman tesirsiz ve neticesiz kalır.

Resulullah Efendimiz’de (asm.) hem ubudiyet, hem de risâlet cihetleri son derece kemâlde olduğu gibi, onu taklitle mükellef bir mü’minde de bu iki cihetin, mümkün olduğu kadar, kusursuz ve lekesiz olması gerekir.

Nur Külliyatı’ndan takdim edeceğim şu hikmet çağlayanında Allah Resulünün (asm.) ubudiyet ve risâlet yönleri çok engin ve derin bir şekilde nazarlarımıza sunulur:

“O zât, ubudiyet-i külliye cihetiyle kesret tabakatının dergâh-ı İlâhiye elçisi olduğu gibi, kurbiyet ve risâlet cihetiyle dergâh-ı İlâhînin kesret tabakatına memurudur.” Sözler

Demek oluyor ki, Resulullah Efendimizin (asm.) elçiliği iki yönlüdür. Bir yönüyle bizim Allah katında temsilcimiz, diğer yönüyle de Allah’ın emir ve yasaklarını bize tebliğle görevli bir elçi.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...