"Zira âmm, bir hâssın intifasıyla müntefi değildir. Binaenaleyh, her eve kendi kapısıyla gitmek lâzımdır. Zira her evin bir kapısı var. Ve her kilidin bir anahtarı vardır." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"... Zira âmm, bir hâssın intifasıyla müntefi değildir. Binaenaleyh, her eve kendi kapısıyla gitmek lâzımdır. Zira her evin bir kapısı var. Ve her kilidin bir anahtarı vardır."(1)
Amm burada genel anlamına gelirken has ise özel anlamına geliyor. Bir meseleyi ispat eden yüz delil varsa, bu yüz delilin tamamına amm yüz delilden sadece birisine ise has denilir. Bu yüz delilden birisi çürütülmüş olsa bile, diğer doksan dokuz delil ayakta durduğu için, o mesele bütünü ile çürütülmüş sayılmaz.
Bununla beraber, birisinin bir ayet veya hadisten bulduğu mana için "İşte bu ayet veya hadis bunu demek istiyor. Bu manayı kabul etmeyen veya bu manadan başka manayı kabul edenler yanlıştır." diyemez. Zira onun bulduğu mana -doğru olmak şartıyla- külli manalardan sadece hususi bir mana olabilir. hepsini temsil edemez.
İslamiyet’in hak olduğuna dair binlerce sağlam ve çürütülmez deliller olduğu gibi, bunun yanında bazı zayıf ya da kaziye-i makbule türünden deliller de bulunuyor.
Kaziye-i makbule: Kabule mazhar olmuş hüküm ve iddiadır. İtimad edilir zâtların söyledikleri ve bu itimada binâen kabul edilen kaziyye.
Şimdi birisi zayıf delillerden birisine güçlü bir eleştiri getirip o delili çürütmüş olsa, diğer sağlam delilleri de çürütmüş olmuyor. Diğer deliller bu zayıf delillerden müstakil ve bağımsız bir şekilde ayakta durmaya devam ediyor. Yani delillerin bütününü çürütmeden amm (İslam ve ona getiren bütün deliller) intifa (söndürmek) etmez.
Yüz kapılı bir sarayın bir kapısı kapalı diye (diğer doksan dokuz kapı açıkken) "Bu saraya girilemez." demek yanlış olur.
(1) bk. Muhakemat, Birinci Makale (Unsuru'l-Hakikat), On Birinci Mukaddime.
İlgili ders videosu için tıklayınız:
Prof. Dr. Şadi Eren, Muhakemat Dersleri (13.Bölüm)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü