"Zulümsüz bir mizan-ı âdil" ne demektir, izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Adaletin iki temel esası var:
Birincisi İhkak-ı Hak; Her hayat sahibine varlığı için lüzumlu her şeyin en güzel sûrette verilmesidir. “Herkese ve her şeye hakkını vermek.” “Her şeyi yerli yerine koymak.” Her şeyin bir ölçü içinde yaratılması.” Bütün bunlar, adaletin esasıdır. Adalet ile mizan ruh ile beden gibi birbirini iltizam ediyor.
Birinci şık, bütün varlık âlemini kaplamış durumda. Her neye bakılsa bu hakikat açıkça görünüyor.
Zulüm; haksızlık ve ölçüsüzlük demektir. Hak edenin hakkını vermemek, zulümdür. Allah zerre kadar zulmetmekten münezzeh ve mukaddestir.
Mesela, pençeleri ve keskin dişleri olan aslana kuzu ruhu, kuzunun bedenine de aslan ruhu takılsa bu hem hikmetsiz hem de adaletsizlik olur.
Güneşin dünyaya olan mesafesi çok adil ve mizanlıdır. Güneş dünyaya azıcık yaklaşsa her şey bir anda yanıp kül olur, biraz uzaklaşsa her şey donar. Böyle olsa idi zaten hayat olmazdı. Bu noktadan bakıldığında kâinatta hiçbir ölçüsüzlük ve adaletsizlik yoktur. İşte Allah adaletin bu şıkkını kâinatta tamamen tatbik ve tecelli ettiriyor ki buna "zulümsüz bir mizan-ı adil" deniliyor.
Âzalarımızdan hangisinin yerini veya şeklini beğenmiyoruz? Hangisinin vazifelerine itirazımız var? Sayılarını noksan mı buluyoruz fazla mı? İki kulağa karşılık bir ağzımız var. Ayaklarımız altta, başımız üstte yer almış... Bu İlâhî tanzime kim itiraz edebilir!...
İşte, akıl ve vicdan emrediyor ki, adaletin birinci yönünün sonsuz bir hikmetle işlediğini gören insan, âhirete bakan ikinci yönüne karşı da iman ile, teslim ile mukabele etsin...
‘Her şeyin her şeyini her an gören’ ve ‘yaptığı her işini hikmetle yapan’ Allah, elbette mutlak âdildir.
‘En ince şeyleri bilip kullarına sezilmez yollardan lütuflarda bulunan’ ve ‘her şeyin iç yüzünden haberdar olan’ Allah, elbette sonsuz derecede âdildir.
Diğer isimleri de aynı şekilde tefekkür edebiliriz:
Rahmân ve Rahîm olan Allah, şüphe yok ki kullarına adaletle muamele eder...
Kahhar ve Cebbar olan Allah, muhakkak ki adaleti en iyi tatbik edendir...
Gaffar ve Settar olan Allah, kulunu cezalandırırsa, artık o kul bunu hak etmiş demektir...
Adaletin diğer şubesi ise, zalimleri cezalandırmak, her ferdin lâyık olduğu mükâfatı yahut cezayı görmesidir. Adaletin bu ciheti bu dünyada kemali ile tecelli etmiyor. Adalet kemali ile büyük mahkeme olan mahşer meydanında tecelli edecektir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü