"Bir vakit elmasçı zengin bir adam divane olur, çarşıya gider... Hem bir vakit bir padişah sarhoş olur, çocukların içine girer..." Burada ne anlatılmak isteniyor?
Değerli Kardeşimiz;
Kâfirler bütün enerji ve dikkatlerini dünyaya sarf ettikleri için, ehli imana dünyada geçici olarak galip gelebiliyorlar. Ehli iman bütün dikkat ve duygularını önce ahiret hayatına daha sonra dünyaya sarf ediyorlar; bundan dolayı dünyanın üstünde kâfirler gibi kuvvet kazanamıyorlar. Bu da bazen kâfirlerin galebesi ile neticeleniyor.
İnsana verilen duygu ve latifelerin büyük bir kısmı, ahiret hayatı için verilmiştir. Kâfirler ise, bu duyguları küfürlerinden dolayı sadece dünyaya sarf ediyorlar. Elbette ebedi hayat için dizayn edilen bir hissiyat, çok kuvvetli ve tesirli olacaktır. Bu kuvvetli ve tesirli hissiyatlar, dünyanın önemsiz ve geçici işlerinde tam olarak sarf edilirse, o işleri tam manası ile yutar, başkasına hayat hakkı tanımaz. Müminler imanından dolayı, böyle bir vaziyete girmekten münezzehtirler. Bugün kâfirlerin maddi olarak Müslümanlara galip olmasının sebeplerinden birisi de bu noktadır.
Bu incelik iki temsil ile akla yaklaştırılıyor:
"Bir vakit elmasçı zengin bir adam divane olur, çarşıya gider, beş paralık cam parçasına beş altın verir. O zengin divaneye, herkes en iyi camlarını alır ona verir. Hatta çocuklar da güzel buz parçalarını ona veriyor, birer altın alıyorlardı..." (Barla Lahikası, 220. Mektup: Mesele-i Müteferrika)
Aklı başında olmayan zengin elmasçı, cam parçalarına elmas fiyatı verince camcılar bayram edip ellerindeki en iyi camları ona veriyorlar ki bu ahmağı daha iyi kandırsınlar. Burada elmasçı zengin dünyaya talip ehli dünya oluyor, camcılar ve çocuklar da dünya ve dünyanın meşguliyetleri oluyor.
İnsan ahiret ve beka için verilmiş olan dikkat ve duygularını dünyanın cam parçası hükmünde olan işlerine sarf ederse, elbette bu alanda bu işlerde başarılı olur.
"...Hem bir vakit bir padişah sarhoş olur, çocukların içine girer, onları vükelâ ve ümerâ-yı askeriye zanneder. Şahane emir verir, çocukların hoşuna gider, iyi itaat ettiklerinden güzelce bir eğlence yapar." (bk. age., ay.)
Bu ikinci örnekte de benzer bir mana bulunuyor. Koskoca padişah sarhoş olup yani yetki ve etkisini unutarak, çoluk çocuk içine karışarak onları kendi vezir ve memurları zannedip onlara emirler vermesi, çocukların da hoşuna gittiği için yani padişahla dalga geçmek eğlenmek onlara da iyi geldiği için padişahla oynuyorlar.
İnsanın ahiret ve beka için verilen duygularını dünyanın çocuk hükmünde olan işlerinde sarf etmesi ve bu hususlarda eğlenip gaflete düşmesi, bu misallerden güzelce okunabiliyor.
İlave bilgi için tıklayınız:
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü