Birinci Söz'deki "Allah için yapmak" ibaresini nasıl anlamalıyız; Allah'ın bizim ibadetlerimize ihtiyacı yok? Bir de Allah için veya Allah rızası için yaparsak, ihlaslı olur muyuz, karşılık bekleniyor gibi?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

İbadetleri Allah emrettiği için yapmak ve neticesinde de Allah’ın rızasını kazanmak düşüncesi, ivazsız ve katışıksız tam bir ihlâstır. "Allah için" ifadesi Allah rızası anlamında kullanılmıştır. Yoksa Allah’ın ne zatı ne de isim ve sıfatları, bizim hiçbir şeyimize muhtaç değildir. İbadetler, insanın Allah’ın rızasını ve hoşnutluğunu kazanmasında sadece bir vesile ve vasıtadır.

Üstad Hazretleri ihlâsı şu şekilde tarif ediyor:

"İhtar: İbadetin ruhu, ihlâstır. İhlâs ise, yapılan ibadetin yalnız emredildiği için yapılmasıdır. Eğer başka bir hikmet ve bir fayda ibadete illet gösterilse, o ibadet bâtıldır. Faydalar, hikmetler yalnız müreccih olabilirler, illet olamazlar."(1)

Şayet ibadetimizin temelinde kendi menfaat ve çıkarlarımız esas ise, o ibadet ihlâsa uygun değildir. İhlâs öyle safi bir şeydir ki leke götürmez, yani en küçük bir menfaat düşüncesi bile ihlâsı zedeler, safiyetini bozar.

İbadetlerin esası ve temelinde sadece Allah’ın emir ve rızası olmalıdır. Böyle bir ihlâsa ulaşmak ancak tahkikî iman ve marifetle mümkündür.

(1) bk. İşârâtü'l-İ'câz, Bakara Sûresi, Âyet: 21, 22.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 8.761
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...