"Ebedi bir firakla senden ayrılıp günahını senin boynuna takan, hususen senin rağmına olarak husulü anında seni terk eden şeylere kalbini bağlamak kâr-ı akıl değildir." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Küfür ve günahlar içindeki uğursuz lezzet ve zevkler gelip geçicidir. Kâfir ve fasık, bu lezzetleri sadece bir anlık tadar. Zaman nehri o lezzet anını alıp götürür, o gayrimeşru lezzetlerin vebali ve mesuliyetini de sırtına yüklenir. Yani günahkâr, o haram zevklerin hesabını ahiret hayatında azap çekerek ödeyecektir.
Kâfir, ahiret hayatında, dünyada tattığı o haram zevki asla bir daha tatma imkânı bulamaz, Üstad Hazretleri bu manayı; "ebedi bir firakla senden ayrılıp giden" şeklinde ifade ediyor. O günahın neticesinde azap görmeyi de "boynuna takılan mesuliyet" şeklinde tasvir ediyor.
Yani dünyada yapılan her amelin hesabı var, kimsenin yaptığı yanına kâr kalmayacak, insan yaptıklarının hesabını verecek; iyiliklerinin mükâfatını görecek, kötülüklerininin de cezasını çekecektir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü