"Gayet basirane ve hakîmane zeminin yüzündeki şu tasarrufat-ı azime-i bahariye üstünde bir hatem-i vahidiyet gayet aşikâre görünüyor." Devamıyla izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Yaz mevsiminde yeryüzünün tamamında sayısız denecek kadar çok icraat kısa bir zamanda yapılıyor. “Vüs’at-i mutlaka” ifadesiyle bütün bu faaliyetlerin çok geniş bir sahada yapıldığına dikkat çekiliyor. Geniş bir sahada yapılan işlerin yavaş yürümesi beklenirken, aksine bütün işler son derece süratle görülüyor.
Böyle geniş bir sahada süratle yapılan işlerin mahsulleri çok pahalı olması gerekirken, büyük bir cömertlik eseri olarak çok ucuz, hatta bedava dağıtılıyor.
Bu üç nokta birden düşünüldüğünde, bu faaliyetlerde çok aksaklıklar görülmesi beklenir, mahsullerin sanat değerinin de düşük olacağı tahmin edilir. Aksine, elde edilen neticelerde “kemâl-i hüsn-ü sanat ve mükemmeliyet-i hilkat” görülüyor. Her neye baksak bundan daha güzeli ve bundan daha mükemmeli olamaz, deriz. Bu hal gösteriyor ki, bu işler; “gayr-i mütenahi bir ilim ve nihayetsiz bir kudret” ile görülmektedir. Sonsuz ilim ve kudret ise ancak Allah’a mahsustur ve dersin başında ifade edildiği gibi bu tabloda “hâtem-i vâhidiyet gayet âşikâre görünüyor.”
Vahidiyet, Allah’ın sıfatlarının nihayetsiz olması ve her şeyi ihata etmesi, bütün faaliyetlerin bu sıfatlarla görülmesi, yani ilahi sıfatlarda şerik olmaması demektir.
Her şey mutlak sıfatlarla ihata edildiği için, bir iş bir işe mani olmamakta ve her mahluk son derece sanatla ve mükemmel yaratılmaktadır. On Altıncı Söz’de izah edildiği gibi, Güneş'in ziyası bütün eşyayı ihata ettiği için, onun icraatında az ile çok, büyükle küçük, uzakla yakın fark etmez. Her şeyi bir şey gibi kolay ve mükemmel aydınlatır.
Bunun bir benzeri de hava unsurunda görülür:
Hava unsuru bütün yeryüzünü kapladığı için bir insanın teneffüsü ile bütün canlıların teneffüsü aynı kolaylıkla ve aynı mükemmellikle yapılır. Bütün kan orduları birlikte temizlenir.
Bir sonraki paragrafta bu hakikate harika bir misal veriliyor. Bir üzüm ağacının bütün dalları bir tek merkezden idare edilmekte, o ağacın tümünde aynı kanun hükmetmekte ve ağacın tamamı güneşle, havayla ihata edildiği gibi bu unsurlar da ilahi sıfatlarla ihata edilmiş bulunmaktadır. Böylece bütün üzümler bir üzüm tanesi gibi kolay idare edilir ve hepsine, başta su unsuru olmak üzere, bütün ihtiyaçları birlikte koşturulurlar.
İşte yaz mevsiminde yeryüzündeki bütün meyveler ve sebzeler bir üzüm ağacı gibi kolay ve mükemmel idare ediliyorlar ve her birinin her ihtiyacı da gayet kolay görülüyor.
سُبْحَانَ مَنْ تَحَيَّرَ فِى صُنْعِهِ الْعُقُولُ
Bu ibare dersin fezlekesi gibidir. Manası:
“Yaptığı işlere (harika sanatlara) bütün akılların hayret ettiği o Zat, her türlü kusurdan (noksan sıfatlardan) nihayet derece münezzehtir.”Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü