"Hatta dünyada yediğin meyve üstünde söylediğin 'Elhamdülillah' kelimesi, cennet meyvesi olarak tecessüm ettirilip sana takdim edilir. Burada meyve yersin, orada 'Elhamdülillah' yersin..." Şükr-ü manevi nasıl taam olur? İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

“Dünya ahiretin tarlasıdır.” Yediğimiz nimetleri tefekkür etmenin sevabı başka, onlara şükretmenin sevabı daha başkadır. Yediğimiz bir meyve için “Elhamdülillah” dediğimizde bu hamdimiz “cennet meyvesi olarak tecessüm ettirilip” bize takdim edilecektir.

Bunu garip karşılamamak gerekir. “Burada meyve yersin, orada 'Elhamdülillah'yersin.” hakikatinin çok misalini günlük hayatımızda görüyoruz. Mesela, bir ilim adamı bir alet üzerinde yıllarca kafa yoruyor ve sonunda onu keşfediyor. Bu keşifle ortaya konulan o maddi eser, bu düşüncelerin mahsulüdür. Yani fikir ve düşünceden alet doğmuştur. Böyle nice misallerle kati olarak biliriz ki bütün maddi keşifler birer mânadan doğmuşlardır.

Buna göre, hamdin, şükrün, tefekkürün, hayretin ve bunlar gibi ruhtaki nice faaliyetlerin meyveleri de ahirette farklı nimetler olarak karşımıza çıkacaktır.

Üstad Hazretleri ömür dakikalarını tohumlara benzetiyor. Bu dakikalar içinde yapılan farklı ibadetlerin sevapları ve ahiretteki meyveleri de farklı oluyor.

Dünyada, Allah’ın nimetlerine yapılan şükürler ve teşekkürler, ahiret âleminde ücret ve karşılık olarak insana verilecektir.

Cennet imanın karşılığı, oradaki dereceler ise ibadete göredir. İbadet ve sevaplar bir çeşit şükür olduğundan, cennetteki nimetler de şükrün meyveleri hükmündedirler.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 6.139
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...