İnsanın sima-i manevisinden maksat nedir, biraz açar mısınız?
Değerli Kardeşimiz;
İnsanın maddî siması, göz, kulak, ağız, burun gibi organlardan meydana geldiği gibi, ruhu da akıl, kalp, hafıza, hayal, hissiyat sahibidir ve bunların harika bir şekilde bir araya gelmeleriyle manevî bir simaya sahip olmuştur. Bu sima için bir başka Risalede “Terkib içinde besatet”ten söz edilir. Besatet, terkip olmamak demektir. Yani, insan ruhu bu saydıklarımızdan meydana gelmekle birlikte hepsi bir tek şeydir. İnsan simasında olduğu gibi, bunları birbirinden ayrı düşünemeyiz. Bu varlığın da kendine has bir siması vardır.
Bunun en güzel misali melekler âlemidir. Bu nurdan varlıkları görebilsek Cebrail ile Azrail’i yahut Mikail’i (as.) birbirinden ayırt edebiliriz. Her birinin ayrı bir manevî siması vardır. Her bir ruhun da cesetten çıktıktan sonraki hali bunun gibidir: Her ruh kendisini diğer ruhlardan ayırt eden manevî ve müstakil bir sima sahibidir.
Üstad'ın burada nazara verdiği temel mesaj, insanın manevî yapısının cennet ve cehenneme namzet olacak şekilde takdir edildiği ve Rahîm ismine baktığıdır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü