"İtyan, tecrübeye lâzımdır; tecrübe taallüme, taallüm vücub-u teşebbüse, vücub-u teşebbüs de teşebbüse, teşebbüs de raybe lâzımdır. Demek bu kadar lüzumların takdiri lâzımdır ki,.." devamıyla izah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Mukadder cümleler ise, تَشَبَّثُو ا وَجَبَ التَّشَبُّثُ تَعَلَّمُو ا وَجَرِّبُو ا (Teşebbüs ediniz. Teşebbüs şarttır. Öğreniniz ve tecrübe ediniz.) emirleridir. Bunlar, sırayla, ikincisi birincisine lâzımdır. Yani ityan (delil getirmek), tecrübeye lâzımdır; tecrübe taallüme, taallüm vücub-u teşebbüse, vücub-u teşebbüs de teşebbüse, teşebbüs de raybe lâzımdır. Demek bu kadar lüzumların takdiri lâzımdır ki, “Kur’ân’ın bir mislini getiriniz” ile “Kur’ân’da şüpheniz varsa” arasında lüzum tezahür edebilsin."(1)

Konu bütünlüğü içinde meseleye bakacak olursak "Kur'ân, şek ve şüphelere mahal değildir.” ayetiyle "Kur'ân'ın mislinden bir sûre getiriniz."ayeti arasında Üstad Hazretlerinin ifadesi ile “Halbuki bu iki cümle arasında lüzum görünmüyor. Binaenaleyh, âyetin ihtisarı dolayısıyla, ortadan kaldırılan cümlelere müracaat lâzımdır. Mukadder cümleler ise,..” diyerek aradan kaldırılan ve zihne havale edilen cümleler hatırlatılarak, her iki ayetin arasında ilişki ve beliğ lüzumluluk gösteriliyor. O arada zikredilmeyen mukadder cümleler ise Teşebbüs ediniz. Teşebbüs şarttır. Öğreniniz ve tecrübe ediniz.”şeklinde tasvir ediliyor.

Yani Kur’an hakkında bir itiraz ya da şüpheniz varsa delil getirin, delil getirmek ancak tecrübe ile mümkündür. Tecrübe talim ve eğitime bakar, talimde teşebbüsle başlar. Teşebbüs de şek ve şüphe ile başlar. Yani insan önce şüpheye düşer, şüphenin sevki ile şüpheye ait noktaların bulunması noktasından teşebbüse geçer teşebbüste talime iter, talim tecrübe kazandırır, tecrübe ise delile götürür. Siz de böyle bir teşebbüs ve tecrübe olmadığına göre Kur’an’da rayb yani şek ve şüphe yok demektir. Kur’an’ın kendinden emin bir şekilde haydi bir benzerini getiriniz, demesi onların ne kadar aciz ve çaresiz olduğuna işaret ediyor. Zira onlarda Kur’an’ı -haşa- alt edecek ne bir delil ne bir tecrübe ne bir talim ne bir şüphe var, onların ki kuru bir inattan ibaret.

(1) bk. İşârâtü'l-İ'câz, Bakara Sûresi, Âyet: 23,24

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...