23-24. âyetin tefsiri

İçerikler


  1. "Nübüvvet-i Muhammediyenin (a.s.m.) ispatı hakkındadır; nübüvvet-i mutlaka hakkında değildir." İzah eder misiniz?

  2. "Enbiya-i sâlifînde nübüvvete medar ve esas tutulan noktalar ve onların ümmetleriyle olan muameleleri..." İzah eder misiniz?

  3. "Hüzünlenme, Allah bizimle beraberdir." âyetini, Üstad neden "Korkma, Allah bizimle beraberdir." şeklinde ifade etmiş?

  4. "Fıtrî karagözlülük, sun’î (yapma) karagözlülük gibi değildir." Ne demektir? Buradaki karagözlülük hangi manada kullanılmıştır?

  5. "Ahlâk-ı âliyeyi ve yüksek huyları hakikate yapıştıran ve o ahlâkı daima yaşattıran, ciddiyet ile sıdktır. Eğer sıdk kalkıp araya kizb girerse,.." İzah eder misiniz?

  6. "Mütenâsip olan eşya arasında meyil ve cezbe vardır. Yani, birbirine temayül ederler ve yekdiğerini celb ederler, aralarında ittihad olur..." İzah eder misiniz?

  7. "Cemaatte olan kuvvet fertte yoktur... Bu nükteler göz önüne getirilmekle o Hazretin sayfası okunmalıdır." Bu nüktenin burada zikredilmesinden maksat nedir?

  8. "Bir zatta içtima eden ahlâk-ı âliye kizb, hile gibi alçak halleri reddeder. Evet, yalnız şecaatle iştihar eden bir zât, kolay kolay yalana tenezzül etmez." İzah eder misiniz?

  9. "O Zât'ın yaratılışında, tabiatında bir fenalık, bir kötülük hissi ve meyli olmuş olsaydı..." Peygamberlerin fıtrat ve yaratılışları sair insanlardan farklı mı, kötü insanlar yaratılıştan mı kötü?

  10. "Küçük bir kavim içinde de bulunsa, pek kıymetsiz bir dâvâ hususunda cumhura muhalefet edip yalan söylemeye cesaret edemez." Yüzü kızarmadan yalan söyleyenleri görüyoruz, burayı nasıl anlayabiliriz?

  11. "Enbiya-i sâlifînin ahval ve kıssaları, o Zâtın sıdk-ı nübüvvetine birer burhandır. Yalnız dört nükteye dikkat lâzımdır." Buradaki dört nükteyi izah eder misiniz?

  12. "O Zat, vahy-i İlahinin makesi olan masum ruhuyla zaman ve mekânı tayyederek o zamanın en derin derelerine girmiş ve gördüğü gibi söylemiştir." İzah eder misiniz?

  13. "Evet, kahır ve cebirle zahirî bir hâkimiyet, sathî bir tahakküm, kısa bir zamanda ibka edilebilir... İcrâ-yı tesir ederek, zahiren ve bâtınen beğendirmek..." İzah eder misiniz?

  14. "İrşadıyla kalblerin derinliklerine kadar nüfuz etmek, hissiyatın en incelerini heyecana getirmek, istidatların inkişafına yol açmak,.." İzah eder misiniz?

  15. "Parmakla gösterilen en büyük bir dâhi, ancak umumî bir istidadı ihya ve umumî bir hasleti ikaz ve umumî bir hissi inkişaf ettirebilir." İzah eder misiniz?

  16. "Muvaffakiyet isteyen adam, Allah’ın âdetlerine karşı safvet ve muvafakatini muhafaza etsin ve fıtratın kanunlarına kesb-i muarefe etsin..." İzah eder misiniz?

  17. "Şeriatın hakaikı, fıtratın kanunlarındaki muvazeneyi muhafaza etmiştir. İçtimaiyatın rabıtalarına lâzım gelen münasebetleri ihlâl etmemiştir." İzah eder misiniz?

  18. "Bazan olur ki, iki adamın söyledikleri bir söz, bir kelâm, mütefavit olur; birisinin cehline, sathîliğine; ötekisinin ilmine, maharetine delâlet eder." İzah eder misiniz?

  19. "Şeriat-ı İslâmiye, aklî bürhanlar üzerine müessestir. Bu şeriat, ulûm-u esasiyenin hayatî noktalarını tamamıyla tazammun etmiş olan ulûm ve fünundan mülahhastır..." İzah eder misiniz?

  20. "Zihinlerin istidadı olmayan meselelerde veyahut zamanın kabiliyeti olmayan noktalarda, bir fezleke ile icmal etmiştir, füruatı akıllara havale etmiştir." İzah eder misiniz?

  21. "Bir kitap veya bir şahsın yalnız fezlekeleri ihata etmekle harika olması lâzım gelmez. Bir şahıs, pek çok fezlekeleri ihata edebilir." izah eder misiniz?

  22. "İki şahıstan sudur eden bir söz, istidatlarına göre tefavüt eder. Yani birisine göre altın, ötekisine nazaran kömür kıymetinde olur." İzah eder misiniz?

  23. "Çok ilim ve fenler vardır ki, âdetlerin telkiniyle, vukuatın talimiyle ve zamanla, muhitin yardımıyla husule gelirler." İzah eder misiniz?

  24. "Libasa benzemiyor; cilt ve deri gibi yapışık olup, istidadı beşerin nisbetinde tevessü’ ve inkişaf etmekle saadet-i dareyni intaç ve nev-i beşerin ahvalini tanzim eder." İzah eder misiniz?

  25. "Kelâm-ı Ezelîden ayrıldık, nev-i beşerin fikriyle beraber ebede kadar devam edip gideceğiz... Biz de sureten, teklif cihetiyle insanlardan ayrılacağız." İzah eder misiniz?

  26. "Kur’an-ı Kerim, umumî bir muallim ve bir mürşiddir. Halka-i dersinde oturan, nev-i beşerdir. Nev-i beşerin ekserisi avamdır. Mürşidin nazarında ekall, eksere tabidir..." İzah eder misiniz?

  27. "Belağat, mukteza-yı hâli müraattan ibaret değil midir? Hey gözlerin kör olsun herif!" Üstad beddua etmezken, bu ifadeyi nasıl anlayabiliriz?

  28. "Yaratılışa ve maddiyata dair meselelerde Kur’an müphem geçmiştir." Cevap kısmını izah eder misiniz?

  29. "Ey insanlar, şemsin sukununa, arzın hareketine ve bir katre su içinde binlerce hayvanatın bulunduğuna dikkat ediniz ki, azamet-i ilahiyeyi anlayasınız." İzah eder misiniz?

  30. "Keşfiyat-ı fenniye ve fünun-u hâzıra eski insanlara meçhul ve gayr-ı me’lûf olduğundan, onları onlara ders vermek hatâdır..." Sual ve cevabı izah eder misiniz?

  31. "Güneş bir meyvedardır, silkinir tâ düşmesin seyyar olan yemişleri. Eğer sükûnuyla sükûnet eylese, cezbe kaçar, ağlar fezada muntazam meczubları." Güneş’in meyveleri nelerdir, izah eder misiniz?

  32. "Kur’an-ı Kerim, Cenab-ı Hakk'ın vücut, vahdet ve azametine istidlal suretiyle kâinattan bahsetmiştir. Yoksa, kâinatın bizzat keyfiyetini izah etmek için değildir." İzah eder misiniz?

  33. "Sanat, kast, nizam, kâinatın her zerresinde bulunur, matlup hasıl olur; teşekkülü nasıl olursa olsun bizim matlubumuza taalluku yoktur." İzah eder misiniz?

  34. "Görmüyor musun, قَالَ’deki ا hiffeti ifade ediyor? Aslı و olsun ى olsun, ne olursa olsun, bize taallûk etmez." İzah eder misiniz?

  35. "Beşîr ve Nezîrin (a.s.m.) basar ve basîreti, hakikatı hayalden tefrik edememekten münezzehtir, celildir,.." İzah eder misiniz?

  36. "Peygamber Aleyhisselâmın zahirî harikalarının herbirisi âhâdî olup mütevatir değilse de, o âhâdîlerin heyet-i mecmuası ve çok nevileri, mütevatir-i bilmânâdır." İzah eder misiniz?

  37. "Kur'an-ı Azîmüşşan'dır ki, yedi vecihle mu'cize olduğuna mezkûr âyetle işaret edilmiştir." Yedi vecih ve âyet nedir?

  38. "Âyetlerinde tenakuz, tehalüf, hatâ bulunmaması." ile "Nazm ile nesir arasında, ediblerce gayr-ı malûm bir üslûbu ihtiyar etmesi." maddelerini izah eder misiniz?

  39. "İ’câzının en yüksek veçhi, nazmındaki belâğatten doğmuştur. Evet, Kur’ân’ın bu nevi i’câzı, beşerin tâkatinden hariç bir derecededir." Nazmındaki belağat tüm edebî cihetleri mi ifade ediyor?

  40. "Arap kavmi maarifsiz, bedevî bir millet idi... Sair kavimlerden fazla bir zekâya mâlik idiler. Başka insanlara nisbeten cevval fikirleri vardı." İzah eder misiniz?

  41. "Müslüman olduktan sonra siyaset-i âlemi eline alanlara sefih denilemez." Ne demektir?

  42. "Bu iki cümle arasında, hararetle ateş arasında olduğu gibi 'lüzum' lazımdır. Halbuki bu iki cümle arasında lüzum görünmüyor." Ne demektir?

  43. "İtyan, tecrübeye lâzımdır; tecrübe taallüme, taallüm vücub-u teşebbüse, vücub-u teşebbüs de teşebbüse, teşebbüs de raybe lâzımdır..." İzah eder misiniz?

  44. "Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyan, نَوْعٌ مُنْحَصِرٌ فِى الشَّخْصِ yani, bir şahısta inhisar etmiş bir nevidir." İzah eder misiniz?

  45. "Şu ateş azabı, Kur'ân'a imtisal etmeyen kâfirlere hazırlanmıştır." Buradan, ateş sanki kâfirlere mahsus manası çıkıyor gibi?

  46. "Zemherir namında burudet ile yakan bir ateş vardır." cümlesini ilmî açıdan izah eder misiniz?

  47. "Şems, kamer, yıldız, arz gibi küreler, hep şecere-i hilkatin meyveleridir." ne demektir?

  48. "Cehennemin, bir yumurta gibi, arzın merkezinde mevcut ve bilâhare tezahür edeceği, mümkinattandır." Mi’rac gecesinde cehennem ehlinin görünmesi nasıl izah edilebilir?

  49. "Birinci cümlenin ikinci cümleye tercihan zikri, onların rayblarının menşei, hasta tabiatlarıyla kötü vücutları olduğuna işarettir." İzah eder misiniz?

  50. "Bir surenin muarazasından aciz kalan adamın, bütün Kur’an’ı tecrübeye hakkı yoktur. Çünkü Kâtip birdir." İzah eder misiniz?

  51. "İ’câz, zevkîdir; târif ve tâbir edilemez... Fikriyle i’câzı zevketmeyen, târifle vakıf olamaz; bal gibidir." İzah eder misiniz?

  52. "Taife, necm, nevbet kelimeleri, sûre kelimesinin vazifesini ifa edebilirler. Sûre kelimesinin onlara tercihan zikrinde ne vardır?" Sualinin cevabını izah eder misiniz?

  53. "İstiane ve istimdat kelimeleri ise yardımcıların hazır bulunduklarına delâlet etmezler." İzah eder misiniz?

  54. "Kur’ân’ın i’cazı, onların aczindendir. Aczleri ise, eserden olmayıp fiilden olduğuna işârettir..." Bu ifade sarfe yaklaşımını te’yid etmiyor mu?

  55. "İttika, imana tabidir. Yani ittika, iman olduktan sonra husule gelir." İzah eder misiniz?

Yükleniyor...