"Mahşer-i masnuat olan küre-i arzın hadsiz mahlukatının netâic-i amelleri ve cin ve insin semerât-ı ef’alleri, yine avâlim-i ulviyede temessül eder." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Âlem-i emir Cenab-ı Hakk'ın irade sıfatının tecelli ettiği, hâkim ve galip olduğu bir âlemdir. Kâinat dediğimiz bu şehadet âleminde cereyan eden ne kadar fiil ve kanun varsa, tümünün idare merkezi âlem-i emirdir. Bütün işler ve icraatlar âlem-i emirden tedbir ediliyor.

“Temessül” kelimesi öncelikle âlem-i misali hatıra getirir. Bütün varlıkların hem şekilleri hem amelleri o âlemde temsil ediliyor.

Âlem-i misalin bir numunesi rüya hadisesidir. Bir başka ulvi âlem de levh-i mahfuzdur. Cinlerin ve insanların cennet yahut cehennemi netice verecek mühim amelleri bu iki âlemde kaydedilmekle beraber, mahşer âleminde muhasebeleri görüldükten sonra saadet âlemi olan cennete yahut ceza mahalli olan cehenneme gönderilirler. Ayrıca hadsiz mahlukatın da fıtri ibadetlerinin neticeleri o ulvi âlemlerde temessül ediyor.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 10.816
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

nurcu56

"Avalim-i ulviye" denilen meşhur alem-i misal, alem-i ervah, alem-i berzah, alem-i bakiden ve dar-ı bekadan değiller mi? "Alem-i beka", "alem-i ulvi", "ahiret" kavramlarını tanımlar mısınız?

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)

Beka, ahiret, ulvî gibi kavramlar, dünya hayatından sonraki ebedî âlemleri içine alan umumi tabirlerdir.

Beka kavramı o âlemlerin dünya gibi fani olmadığına işaret eder.

Ahiret tabiri dünya ve şehadet âleminin zıttı olan gaybi âlemlerin umumi adıdır. 

Ulvî tabiri ise dünya ve kâinatın ahiret âlemlerine nispetle daha kesif ve hantal olmasına işaret eder. Meselâ, dünyada bir yerden bir yere gitmek için vasıta ve zaman gerekli, ama ahiret âleminde bu gibi kayıtlar yoktur.

Misal, ervah, berzah, cennet, mahşer, sırat, yedi kat sema gibi âlemler, beka ve ahiret âleminin birer safhası ya da birer şubeleri hükmündeler. Bu yüzden ulvi, beka ve ahiret kavramları bütün bu âlemleri içine alan kavramalardır. Bu âlemler dünya ve kâinat gibi fani âlemler değil, baki âlemlerdirler.

Yedi gök tabakası, çok geniş ve ihatalı olmasından bu âlemleri de çatısı altına alır. Bu yüzden, cennetin seması da yedi kat kavramına dâhildir.

Dünyadaki bütün nimetler ahiret âleminin birer numunesi ve birer modeli hükmündedir. Zaten suret itibari ile de cennet dünyayı hatırlatacak, ama lezzet ve keyif noktasında çok başka olacak.

Meselâ, cennette elma da şekil olarak dünyadaki elmaya benzeyecek ama tadı ve lezzeti çok yüksek ve bambaşka olacak.

Nasıl ki yıldız ve galaksiler semamızı zinetlendiriyor ise, aynı şekilde cennet semalarını zinetlendiren cisimlerin olması da muhtemeldir.

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...