"Meselâ su, hararet, toprak, ziya, bir çekirdek etrafında bir vaziyet alarak, o vaziyet bir lisan-ı duadır ki, 'Bu çekirdeği ağaç yap, yâ Hâlıkımız.' derler..." Bu ifadeleri izah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Ya istidat lisanıyladır, bütün nebâtat ve hayvânâtın duaları gibi ki, herbiri lisan-ı istidadıyla Feyyâz-ı Mutlaktan bir suret talep ediyorlar ve esmâsına bir mazhariyet-i münkeşife istiyorlar."(1)

Duâ, istemek demektir. Bu isteme hâdisesi, kavlî duâlarda doğrudan lisan ile yapılır. Bunun dışında “istidat lisaniyle, ihtiyac-ı fıtrî lisaniyle, ızdırar lisaniyle” yapılan duâlar da vardır. Bunların kabul edilmeleri ve bu duâlara cevap verilmiş olmasıyla bu âlemdeki hârika nizam devam etmektedir.

Mesela, bir kayısı çekirdeği, istidat lisanı ile Allah’tan kaysı ağacı olmak için dua ediyor. Bir yumurta civciv olmak için istidat lisanıyla dua ediyor. Aynı şekilde insan da fıtratında olan istidatlarını inkişaf ettirmek için gayret gösterir, elinden geleni yaparsa, Allah’tan talep ederse, ekseriya geri çevirmez. Her insan istidadının icabına göre talep etmelidir. Kabiliyetinin olmadığı bir sahada talep ederse, ona nail olmaz. Kayısı çekirdeği erik olmadığı gibi, mesela resim yapma kabiliyeti olmayan kişi de ressam olamaz.

Bir kayısı çekirdeğinin içine kayısı ağacının bütün planı yerleştirilmiş. O çekirdeğin ağaç olabilmesi için su, hava, toprak, hararet gibi bütün sebepler de bir araya gelince, o çekirdek sanki lisan-ı haliyle; "Allah’ım beni artık ağaç yap" diye dua ediyor. Allah’ın onun bu duasına cevap vermemesi, o çekirdeği ağaç yapmaması kabil değildir.

(1) bk. Sözler, Yirmi Üçüncü Söz.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

drerkan
Akıl sahibi her insanda olmaması mümkün olmayan tek kabiliyette kulluk kabiliyeti herhalde.benim kulluğa kabiliyetim yok diyemiyor insan.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...