"Noksaniyet, maddiyatın mahiyetlerindeki istidadın kılletinden ileri gelir." İstidadı veren Allah olduğuna göre; kusur -hâşâ- Allah'a rücu etmez mi?
Değerli Kardeşimiz;
İnsanın gözü mikropları göremediği gibi, çok uzaktaki galaksileri de göremez. Gözün bu noksaniyeti kabiliyetinin olmamasından ileri geliyor. Göze her şeyi görme vasfının verilmemesinin çok büyük hikmetleri vardır.
Şayet insan, ekmeğin üstündeki mikrobu görseydi onu yiyemezdi. Elindeki mikropları görseydi, hayat azap olurdu.
Meselâ karıncanın sesini duysaydı, hayatı azap olurdu. İşte bu hikmetlerden dolayı Allah göze ve kulağa bazı sınırlar koymuş. Bu sınırlar gözün ve kulağın noksaniyeti, ama ilahî hikmetler bu noksaniyeti telafi ediyor.
Şimdi insan; "Allah neden böyle kusurlu ve sınırlı göz yaratmış, bu onun şanına ve mükemmelliğine yakışır mı?" derse, yukarıda ifade ettiğimiz bu hikmetler ve başka noktalar onu susturacaktır.
"Kulağım niçin bütün sesleri işitecek bir şekilde yaratılmamış?" dersen, mikrobun ayak sesleri ve gezegenlerin dehşetli gürültüleri sana güzel bir ders verecektir. Bazen bir noksanlık başka bir nimetin kapısıdır. Kulağın belli frekans aralığındaki sesleri duyması insan için büyük bir nimettir.
Bazı şeylerin eksik ve noksan yaratılması, o nizamın temini içindir. Priz ile fiş gibi... Prizin içinde boşluk olmasa fiş oraya giremez. Demek mükemmellik nizamın tamamında görülen bir mefhumdur. Parçaların sınırlı ve noksanlıklarına bakarak "Neden bu böyle yapılmış?" demek, doğru değildir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü