"O zelzele-i azîmenin âhirlerinde o mezkûr heyetin yuvalarını tahrip eden mânevî zelzele-i azîme meydana çıktı." Manevî deprem ne demektir?
Değerli Kardeşimiz;
"Aynı zamanda zelzele-i kübra mahiyetinde olan maddî Birinci Harb-i Umumî ve o zelzele-i azîmenin âhirlerinde o mezkûr heyetin yuvalarını tahrip eden mânevî zelzele-i azîme meydana çıktı ki, öyle bir heyet-i âliye-i ilmiyeye ve böyle bir vazife yapmak için bütün kapılar kapandı. Ben de o noksan fehmimle eski Harb-i Umumîde fariza-i cihadda avcı hattında ne kadar fırsat buldumsa kalbime tulû eden nükteleri yazıyordum. Derelerde, dağlarda hücum ederken kaydederdim. Fakat o acip ayrı ayrı hâletlerin tesiriyle çeşit çeşit olmasından, tashih ve ıslah edilmesine çok ihtiyaç varken, benim kalbim tebdil ve tağyirine razı olmadı. Çünkü, her dakika şehid olmaya hazırlandığımız için bir niyet-i hâlise ile yazılmış ki, o hâlet her vakit bulunmuyor. Ben de o yazılarımı tenzile bir tefsir olarak değil, belki tefsirin bazı vücuhuna bir nevi me'haz olarak, ehl-i kemal olan ulema-i muhakkikinin enzarına arz ediyorum. Hakikaten benim şevkim, benim takatimin pek fevkinde bir noktaya sevk etti. Eğer ehl-i tahkik istihsan etseler, beni devama ve ileri gitmeye teşcî ve tergib ederler."(1)
Birinci Dünya Savaşı'nın neticesinde Rusya'da komünizm ihtilali oldu ki, manevî zelzele bu komünizmdir, denilebilir. Nitekim Birinci Dünya Savaşı'nın ardından, benzer bir manevî zelzele Anadolu'da olduğu için, Kur’an’ın tefsirini yapacak o geniş heyetin teşekkül etmesi âdeta imkânsız bir hal aldı. Hatta bırakın böyle bir heyeti, İslam’ı talim edecek ilim yuvaları dahi kapatıldı.
Kısaca burada bahsedilen “manevî zelzele”; komünizm ve Türkiye'de tesis edilen din aleyhtarı rejimdir, diyebiliriz.
(1) bk. Emirdağ Lâhikası-II, 72. Mektup.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü