"Risale-i Nur’un şakirtleri, iktisat ve kanaat ve tevekkül ve kısmetine rıza gibi, Risale-i Nur’un dersinden aldıkları izzet-i imaniye, inşallah onları riyadan..." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"İkinci Sebep: Hırs ve tamah, za’f-ı fakr noktasında teveccüh-ü nası celbine medar riyakârane vaziyet almaya sevk ediyor.
Risale-i Nur’un şakirtleri, iktisat ve kanaat ve tevekkül ve kısmetine rıza gibi, Risale-i Nur’un dersinden aldıkları izzet-i imaniye, inşaallah onları riyadan ve dünya menfaatleri için hodfuruşluktan men eder." (Kastamonu Lahikası, 115. Mektup)
İktisad; kişinin elindeki nimetleri, israf etmeden, aşırı masrafa girmeden yerinde kullanmasıdır. Böyle yapan kişi kanaatkâr olur ve geçim sıkıntısı çekmez.
Kanaat; sebeplere müracaat ettikten ve üzerine düşen vazifeleri yaptıktan sonra, Allah’ın ihsan etmiş olduğu neticeye razı olmaktır. Resul-i Ekrem Efendimizin buyurduğu gibi; “Kanaat bitmez, tükenmez bir hazinedir.”
Ama Allah, sa’y u gayret gösterdiği halde hikmeti icabı o kimseye o istediği şeyi ya hiç vermez ya da az bir kısmını verir. O zaman tam teslimiyet ile kanaat etmek gerekir.
İnsanın elindeki mal, para, makam ve zenginlik gibi şeyler fanidir ve imtihan vesilesidir. Her an elinden kayıp gitmeye namzettirler. Ama imanın meyvesi olan tevekkül, kanaat ve iktisad gibi ulvî hasletler birer hazine gibidir. Bu üç haslet kimde varsa, o insan daima mes’ud, huzurlu ve zengindir.
İlave bilgi için tıklayınız:
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü