"Ümmetimin ömrü on beş yüz yıldır." hadisinin kaynaklarını açıklar mısınız? Bunun sahih hadis olmadığı söyleniyor.

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Bu ümmetin ömrü bin seneyi geçecek fakat bin beş yüz seneyi aşmayacaktır."(1)

"Benim ümmetimin ömrü 1500 seneyi pek geçmeyecek."(2)

Ebu Sa’lebe anlatıyor: Resulüllah(asm.) şöyle buyurdu:

“Allah bu ümmeti yarım günden âciz bırakmaz.”(3)

Münavî, bu hadisin senedinin sağlam olduğunu söylemiştir. (Avnu’l-Mabud, 11/512).

Heysemî, bu hadis ricalinin Sahih’in ricali olduğunu ifade etmiştir. (bk. Mecmau’z-Zevaid, 6/219).

Aclunî de Ebu Davud ve Taberanî’nin Ebu Sa’lebe’den naklettikleri bu hadisin sahih olduğunu vurgulamıştır. (Keşfu’l-Hafa, 2/149)

Bu hadisi rivayet edenlerden biri olan Sad b. Ebi Vakkas’a yarım günden maksadın ne olduğu sorulmuş, o da; “beş yüz senedir” diye cevap vermiştir. (Müsned, 1/170)

Hz. Sad bu açıklamayı aşağıdaki âyete göre yapmış olabilir:

"Şüphesiz Rabbinin katında bir gün, sizin saydıklarınızdan bin sene gibidir." (Hacc, 22/47)

Celâleddin-i Suyutî "El-Keşf-ü An Mücavezeti Hâzihi-l Ümmeti El-Elfe" isimli bir Risale te'lif etmiştir. Bu Risale'de birçok sahih hadisleri tahlil etmiş ve bu ümmetin ömrü bin beş yüz seneyi fazla geçmeyeceğine dair kanaatini belirtmiştir.(4)

İsmail Hakkı Bursevî de yine birçok kaynaklardan deliller getirerek, aynı hükmü kaydetmiştir. Üstad Hazretleri de bu meseleyi, hususî bir ilham ve keşif neticesinde ve aynı zamanda bir hadîs-i şerifin cümlelerinin hem mâna, hem mutabakat, hem cifir ve ebced kaideleriyle görmüş ve ispat etmiştir.

Netice olarak, işin ehli ve uzmanı olan âlimler, bunu hadis olarak kabul edip ona göre fikir beyan etmişler. Sonradan ortaya çıkan bir takım cahil ve ehil olmayan sapkınların böyle hadislere ilişmesinin hiçbir ehemmiyeti yoktur. Celâleddin-i Suyutî ve Said Nursi gibi muhakkiklerin hükmü elbette en büyük bir delil ve senettir. Hadis ilminin kaideleri ile meseleye bakılırsa böyle hüküm ifade etmeyen hadislerin senedinde ki zafiyetler pek mühim değildir. Nitekim ravisi tek olan hadisler böyle konularda hüccet olabilir. Bunun hadis ilmi açısından bir mahzuru yoktur. Tabi bu, ehlisünnet olanlar için geçerlidir. Ehlisünnetin dışında sapkın fırkalarından öyleleri vardır ki, en sahih hadislere bile ilişiyorlar. Bunlara itibar etmemek gerekir.

Dipnotlar:

(1) Celaleddin Suyuti, El-Kesfu Fi Mücazeveti Hazin el-Ümmeti El Elfe Ellezi Dellet Aleyh el-Asar.
(2) Suyuti, el-Keşfu an Mücavezeti Hazihil Ümmeti el-Elfu,el-havi lil Fetavi, 2 / 248; Tefsiri Ruhul Beyan, Bursevi.(Arapça) 4 / 262; Ahmed bin Hanbel, İlel.s.89.
(3) Ebu Davud, Melahim, 18; Müsned, 4/193.
(4) bk. el-Havi li'l-Fetavi, Suyuti, 2/248; Ruhul Beyan, Bursevi, (Arapça) 4/262, Ahmed bin Hanbel, İlel, s, 89.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 8.333
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

nur olmadan asla
Verdiğiniz cevap çok güzel ve tatminedici.Zaten üstadımızın ilminden asla şüphemiz de yoktur.Allah razı olsun.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...