On Dördüncü Şua
İçerikler
-
Üstadımıza türlü eziyetler, işkenceler hatta zehirlemeye kadar giden ve hizmetimize suikast planı çeviren ve perde altında faaliyet göstererek hükümeti ve adliyeyi şaşırtıp iğfal eden zındıkların, gizli komitelerin kimler oldukları bilinmiyor mu?
-
On Dördüncü Şuânın başındaki "Üç vech ile kanunsuz , "üç büyük mahkeme" , "üç ehl-i vukuf" ve "üç sene" ifadelerindeki üçlerin tevafukunu açar mısınız?
-
"Hapsin haricinde hapisten çok ziyade azap çektim." cümlesini nasıl anlayabiliriz?
-
Hem Kur’ân bizi siyasetten şiddetle men etmiş, sözünü nasıl anlamalıyız? Hangi ayetler siyaseti yasaklıyor?
-
"Risale-i Nur'un yüz otuz risalelerinin (iki üç hususileri müstesna) bu vatana yüz yirmi yedi büyük faidesini ve hasenesini, vehham ehli gafletin sathi nazarlarında kusurlu tevehhüm edilen iki üç risalenin mevhum zararları çürütemez."Açıklar mısınız?
-
"Tokada ve belâya müstehak ve küfr-ü mutlaka düşmüş bir iki dinsize müteallik, yedi sekiz çoluk çocuk, hasta, ihtiyar, mâsumlar bulunur. Musibet ve belâ gelse, o bîçareler dahi yanarlar." İzah eder misiniz?
-
"Üç sene yakınında konuşan radyoyu üç defadan başka dinlemeyen" ifadesini açar mısınız, hangi sebepten dolayı üç defa dinlemiş olabilir?
-
"'Dinsiz bir millet yaşayamaz.' dünyaca bir umumî düsturdur." İzah eder misiniz? Pek çok dinsiz var, umumi düstur olmasını nasıl anlayacağız?
-
"Hürriyet-i fikir ve serbestiyet-i vicdan düsturu ile Risale-i Nur'un bir kısım şakirdleri; idareye dokunmamak şartıyla rejim ve usûlünüzü ilmen kabul etmezse ve muhalif amel etse hattâ rejimin sahibine adavet etse, onlara kanunen ilişilmez." İzahı?
-
"Kur’ân’a dayanan Risale-i Nur ile mübareze etmeyiniz. O mağlûp olmaz, bu memlekete yazık olur." Buradaki "mağlup olmama" konusunu açar mısınız? İslam'ın kendisi değil ama İslam ülkelerinin hâli içler acısı, ne dersiniz?
-
"Risale-i Nur’un talebesi olmayan ve yanında yalnız âdi bir mektubumuz bulunan Eğirdirli bir adamın bir jandarma çavuşu ile..." Üstad burada mektubu için neden adi kavramını kullanıyor?
-
"Hem bir şeyi reddetmek ayrıdır ve ilmen kabul etmemek veya amel etmemek bütün bütün ayrıdır." cümlesini izah eder misiniz? Reddetmek ile kabul ve amel etmemek arasında fark var mı?
-
"Zülfikar’ın yalnız iki sahifesinde otuz sene evvel yazılan iki âyetin tefsirinden başka ilişmemesi ve Denizli ve Ankara ehl-i vukufu on beş sehivden başka ilişmemesiyle..." İki ayet hangisidir, neden kanuna uygun değil? 15 sehiv neler olabilir?
-
"Onun dostluğu taassubuyla o gaybî ihbarı ve mânâyı resmiyete koymamayı..." Burada bahsedilen kişi kimdir?
-
"Bu vatandaki millete hükmeden bir hükûmet, Risale-i Nur'a adalet ve kanun ve asayiş cihetinde ilişemez ve iliştirmemeli." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Hem maksadı yalnız avâmın imanlarını şüphelerden ve müteşabih hadîsleri inkârdan kurtarmaktır. Dünya cihetine üçüncü, dördüncü derecede, dolayısıyla bakar." Biz de bu nazarla mı ele almalıyız? Asıl maksadın müteşabih hadisler olduğunu mu düşünmeliyiz?
-
Beşinci Şua'nın, ahir zamana dayanan tevilleri kaç yılında yazılmıştır, olayların vuku bulmadan önce yazıldığı doğru mudur?
-
Bediüzzamanın, eli delik olan İslam Deccali için "3 milyon TL harcamış" diye bir ifadesi var mıdır?
-
"Fakat bazı zalim ve insafsız memurlar, bana dünyaya bakacak iki üç risaleyi yazdırdılar." cümlesinde kastedilen risaleler hangileridir?
-
"Ve 'Bu adamla başa çıkılmaz, mukabele edilmez.' diye, dünyayı ve siyaseti ve hayat-ı içtimaiyeyi terk edip yalnız imanı kurtarmak yolunda vaktimi sarf ettim." Hz. Üstad, korkmak ve unutmayı bilmiyorum, diyor. "Başa çıkılmaz" demesinin hikmeti nedir?
-
Ahir zamanda gelecek muzır şahsa karşı, siyaset ile mücadele edilmemesini, hangi hadis işaret eder?
-
Risalede geçen Bitlis hadisesi nedir, izah eder misiniz?
-
"Eğer maddî müdafaadan Kur'ân men etmeseydi..." ifadesini açar mısınız, burada hangi ayet kastediliyor?
-
"Hem maddî mübarezede şu asrın bir düsturu olan eşedd-i zulüm ve eşedd-i istibdat ile birinin hatâsıyla onun mâsum çok taraftarlarını ezmek lâzım gelecek. Yoksa, mağlûp düşecek..." İzahı nasıldır?
-
"Herhalde bir cereyan onun hareketini kendi hesabına alacak, dünyevî maksadına âlet edecek, o hizmetin kudsiyetini bozacak..." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Madem maksadımız iman ve ahirettir, ehl-i dünya ile mübareze değil. Ve madem o pek cüz’î ve yalnız bir iki risaleye mahsus ilişmek kasti değil; belki maksadımıza yürürken onlara çarpmışız." İzah eder misiniz?
-
"... Zülfikar ve Asâ-yı Mûsâ gibi ve -Kabr-i Peygamberî (Aleyhissalâtü Vesselâm) üzerinde alâmet-i makbuliyet olarak Asâ-yı Mûsâ mecmuasını hacılar gördükleri hâlde- Nur eczalarını..." İzah eder misiniz?
-
"Bütün arkadaşlarına yazıp ki, 'Sakın cereyanlara kapılmayınız, siyasete girmeyiniz, âsâyişe dokunmayınız.' dediği ve iki cereyan bu çekinmesinden ona zarar verdikleri..." Buradaki iki cereyan nedir?
-
Türk milleti için kullanılan "Kur’ân’ın bayraktarı ve senâ-i Kur’âniyeye mazhar" olduğuna dair örnek verir misiniz?
-
"Asya'da peygamberler ve din alimleri, Avrupa'da ise hükemalar daha çok gelmiştir." ifadesine birisi, "Öyle ise Avrupa'nın suçu nedir?" dedi. Nasıl cevap verebiliriz?
-
"Eğer Kur'an küre-i arzın başından çıksa arz divane olacak, akıldan boş kalan kafasını bir seyyareye çarpması, bir kıyamet kopmasına sebep olması akıldan uzak değildir." İzah eder misiniz?
-
"Evet, Kur’ân Arşı ferş ile bağlamış bir zincir, bir hablullahtır; câzibe-i umumiyeden ziyade zemini muhafaza ediyor." Bu konuyu izah eder misiniz? Kur'an-ı Kerim tüm kainatı ihata etmiyor mu?
-
"Kur’ân-ı Hakîm bu zemin kafasının aklı ve kuvve-i müfekkiresidir.” cümlesini açıklar mısınız? Kur'an'ın küre-i arzın aklı olması konusunu nasıl anlamalıyız?
-
"Ruslar, çoklukla hacıları hacca gönderip, onlarla propaganda yapıp ki, Ruslar başka milletlerden ziyade Kur’ân’a hürmetkâr..." Burayı hadiselerle birlikte izah eder misiniz?
-
"Bir dehşetli kumandan dehâ ve zekâvetiyle, ordunun müsbet hasenelerini kendine alıp ve kendinin menfî seyyielerini o orduya vererek..." ifadesini izah eder misiniz?
-
"Nur şâkirdlerine zarar vermek, dünyada emsali hiç vuku bulmamış bir gadirdir ki, ... Yoksa hakkımızı tam müdafaa edebilirdik." Haklarını müdafaa etselerdi, nasıl olacaktı?
-
"On beş sene zarfında, altı mahkeme, yirmi sene Nur risalelerini ve mektuplarımızı tetkik edip..." Altı mahkeme hangileridir?
-
"Zındıka komitesiyle şimdi onlara iltihak eden komünist komitesinden bir kısmı..." ifadesini yorumlar mısınız, bunların İsevilikle ilgisi var mıdır?
-
"Güya Nurlara hücum zamanında gelen zelzele gibi belalar Nurun tokatlarıdır." cümlesi ile "Nurlar makbul sadaka gibi belâların def’ine vesiledir." cümlesi arasında fark var mı?
-
Üstad'ın Şualarda geçen: "Ben seyyid değilim, mehdi seyyid olacak." şeklindeki ifadesini nasıl anlamalıyız? Başka yerde de seyyid olduğduna dair bilgilere rastlıyoruz. Bu bir tezat değil mi?
-
"Kur’ân ve cihad hizmetinde dünyada bir pırlanta gibi pek büyük bir nişanı ve kılınçlarının pek büyük ve antika bir yadigârı olan Ayasofya Câmii’ni puthane.." Ayasofya'da put göremiyoruz, Üstad'ın kastettiği resimler midir?
-
"Fakat baştaki iman o şapkayı da secdeye getirecek, inşallah Müslüman edecek." cümlesini nasıl anlamalıyız?
-
"... herkesin aradığı uhrevi ve baki mertebeleri feda etmeyi, hatta cehenemden bazı biçareleri kurtarmağa vesile olmak için lüzüm olsa cenneti bırakıp cehenneme girmeği kabul ettiğimi..." ifadesinde, cehenneme girme isteğini nasıl anlamalıyız?
-
"Mısır Câmiü’l-Ezher uleması ve Şam-ı Şerif büyük âlimleri ve Mekke-i Mükerreme ve Medine-i Münevverenin müdakkik hocaları ve Halep ve saire, hususan Diyanet Riyasetinin muhakkik âlimleri" kimlerdir?
-
Üstadımızın "Vatan ve millet ve din namına mükellef olduğum büyük bir vazifeyi, dünyaya bakmadığım için yapmadığımdan..." cümlesinden kastettiği vazifesi nedir?
-
Üstad Hazretleri bazı yerlerde, hükümeti ve adliyeyi aleyhimize karşı iğfal eden gizli komitelerin ve cemiyetlerin olduğundan bahsediyor. Bu komiteleri şahs-ı manevi olarak mı anlamalıyız? Kim olduklarını Üstad Hazretleri açık olarak belirtmiş mi?
-
"Şimdilik teferruattaki ihtilâfı bırakmaya ve medar-ı münakaşa etmemeye mecburuz..." Üstadımızın bu cümlesini nasıl anlamak lazım, mezhep farklılıklarındaki her şey teferruat mıdır?
-
"Hata 20: Perakende halinde bulunan Nur Risaleleri. Cevap: …yüzler kâtibin aşk-ı imanî ve ilmî ile yazdıkları Nur Risalelerine perakende, ehemmiyetsiz parçalar namı verilmesi zâhir bir yanlıştır." Bu ifadeleri "aşk-ı imanî ve ilmî" ile açar mısınız?
-
"Risale-i Nur'un telifi yirmi üç senede tamamlandığı..." ifadesine Said Nursi "yirmi dört senede tamamlanmıştır" demiştir. Halbuki Risale-i Nur'un çok yerinde yirmi üç sene geçmektedir. İzah eder misiniz?
-
Risale-i Nur'un "Kur’ân-ı Kerîme âdetâ bir nazîre" olduğu iddiasına nasıl cevap verilebilir?
-
"Şimalden gelecek büyük kızıl tehlikeye karşı bir sed olduğunu iddia ve zannetmektedir." Kızıl tehlike ile izah eder misiniz?
-
Üstad'ın şapka ile ilgili Risale-i Nur'daki beyanlarının yerini söyleyip, şapka takan ile kâfir arasında nasıl bir bağlantı kurulduğunu şerh eder misiniz?
-
Bazı Hanefi alimlerinin, "İsa’dan başka mehdi yoktur." anlamında ifade kullandığı geçiyor Risalelerde. Bunu açıklar mısınız?
-
"İmam-ı Şâfiî, mürsel ve zayıf hadîsleri ahkâm-ı şer'iyede hüküm çıkarmak için hüccet tutmuyor. Yoksa … hakikatli hadîsleri ahkâmda değil, fezâil-i a'mâlde ve hâdisât-ı İslâmiyede hüccetlerini ve delâletlerini kabul etmiştir." İzah eder misiniz?
-
"Halbuki Said’i bilenler bilirler ki, mümkün olduğu kadar tekfirden çekinir. Hatta sarih küfrü bir adamdan görse de yine tevile çalışır, onu tekfir etmez." İzah eder misiniz?
-
"Evet, sünnete muhalif hareket etmemek ve siyasete karışmamak için yirmi üç sene işkenceli esareti, hapsi, ihanetleri kabul eden ve siyasete girmemek için bütün dünyevî rütbelerinden yüzünü çeviren bîçare Said’i onlara benzetmek..." İzah eder misiniz?
-
"İddiacı, eski zamanda Ehl-i Sünnete karşı Hasan Sabbah, Bâtıniyyun mezhebiyle ve Şeyhü’l-Cebel bir galat-ı Şia tarîkıyla meydana çıkıp siyasî sarsıntı vermeleri gibi, Said’i onlara benzetmesi ve ittiham etmesi pek acip bir yanlıştır." İzah eder misiniz?
-
Üstad "Tefsir iki kısımdır." diyor. Risale-i Nur ikinci kısma giriyor. Fakat İşaratü'l-İ'caz birinci tarz tefsire daha yakın duruyor gibi, İşaratü'l-İ'caz hangi tefsir türüne dahildir?
-
"Acaba garib, hastalıklı, çok ihtiyar, ziyade zaîf, tam fakir ve yarım ümmi..." Burada geçen "yarı ümmilik" ne demektir?
-
"Hulefâ-i Râşidînden sonra bir fesat olacak. İşte bu hadîs üç mu’cize-i gaybiyeyi gösterdiğini bir eski risalemde yazmıştım." Bu risale ve işaretler nelerdir?
-
“Nefis cümleden ednâ, vazife cümleden âlâ!” cümlesini açıklar mısınız?
-
"Müslüman olmayan bir ülke, Müslümanların eline geçerse onların mabedlerine dokunmak caiz değildir." deniyor. Bizim Ayasofya gibi mabedler hakkındaki tavrımız ne olmalı; Üstad’ın tavrı nasıldı?
-
"Risale-i Nur’u yazmanın uhrevî ve dünyevî pek çok faideleri olduğu, bunların da: 1. Ehl-i dalâlete karşı mânen mücahede etmek. 2. Üstad'ına neşr-i hakikatte yardım etmek. 3. Müslümanlara iman cihetinde ... 6. İman ile kabre girmektir." İzah eder misiniz?
-
''Kur'an'a şiddet-i şevk ve inhisar-ı hizmetim için hususi imamım, Osman Zinnureyn (r.a)'dir.'' cümlesini izah eder misiniz?
-
"İnsan eti yiyen yamyamların ve vahşî canavar çete reislerinin dahi bir usulü var, bir düstürla hükmeder. Siz hangi usulle bu acîp tecavüzü yapıyorsunuz?" Yamyamların kuralı nedir ki, Üstad o zalimleri böyle vasıflandırıyor?
-
“Hilafet saltanatı” ne demektir, saltanattan farkı nedir?
-
Âl-i Beyt'in maddi ve manevi olarak ikiye ayrılmasını üstad neye dayanarak yapmıştır? Özellikle manevi Âl-i Beyt kavramının dayanağı nedir?
-
"Gençliğimiz, hak ve hakikatı öğreten malûmat ve en yüksek ahlâk istiyor." Zübeyir Gündüzalp Ağabey’in daktiloyla yazdığı bu forma hakkında bilgi verir misiniz?
-
"Risale-i Nur okuyan hâkimlerin isabetsiz karar verdikleri görülmüyor." Risale-i Nur hukuk, tıp, mühendislik, iktisat vs mesleklerine ne fayda verir; burayı açar mısınız?
-
Şualarda bahsi geçen “Saraçoğlu” kimdir?
-
"Yüz binlerle Nur şakirtlerinin hiçbir vukuatı görünmeyen, yalnız bir küçük talebenin, haklı bir müdafaada küçük bir vukuatından başka..." Buradaki küçük vukuattan kasıt nedir? Bir Nur talebesi bunu nasıl yapabilir?
-
"Bir nutukla binler adamı itaate getiren ve bir makaleyle binlerle insanları İttihad-ı Muhammediye Cemiyetine iltihak ettiren ve Ayasofya Camiinde elli bin adama takdirle nutkunu dinlettiren bir adam..." Tarih ve olaylarla izah eder misiniz?
-
"Eğer bu haklı derdimi ve ehemmiyetli hakkımı bu mercilere dinlettiremezsem, bu hayata veda etmek bana vâcip olur." İzah eder misiniz, intihar etmek manası mı var?
-
Üstad'ın, Risalelerin Avrupa feylesoflarının fikirlerini ziruzeber ettiği, şeklinde ifadelerini okumuştum. Bu feylesoflar ve fikirleri hakkında bilgi verir misiniz?
-
Üstadımız, neden yüz bir sene hapis diyor? Yüz bir sene hapsin (hukukla ilgili) bir mahiyeti var mıdır?
-
"Enver Paşa'ya o derece kıymetdar görünmüş ki, kimseye yapmadığı bir hürmetle istikbaline koştuğu o yadigâr-ı harbin hayrına, şerefine hissedar olmak fikriyle,.." Burayı açar mısınız?
-
"Bu asırda İslâm ve Türk gençleri kahramanane davranıp iki cihetten hücum eden bu tehlikeye karşı, Risale-i Nur'un Meyve ve Gençlik Rehberi gibi keskin kılınçlarıyla mukabele etmeleri elzemdir." İslam ve Türk gençliğinin birlikte geçmesinin izahı?
-
''Hem, serseri ve fakir olanlara zenginlerin mallarını helâl eder ki, bütün beşer bu musibete karşı titriyor.'' Zenginlerin malını helal etmek, ne demek, izah eder misiniz?
-
"Amelimizin makbuliyetine bir alâmet ve kudsî mücahedemizin imtihanında tam bir şehadetnâme almamıza bir emâredir bilmeliyiz." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Denizli hapsi, netice itibarıyla, ihtiyatsız hareket edenleri tebrik ettirdi. Zahmet pek az, faide-i mâneviye pek çok oldu." İzah eder misiniz, “ihtiyatsız hareket” neden tebrik ediliyor?
-
"Madem kader-i İlahî bizi bu üçüncü Medrese-i Yusufiye’ye bir hikmet için sevketti..." Üstad Hazretleri dışında hapis hayatını "Medrese-i Yusufiye" diye tabir eden İslam âlimi var mıdır?
-
"Hem büyük bir ricam var, beni hastahaneye sevk etmeyiniz. … tahammül edemediğim bir vaziyete, yani tanımadığım hastabakıcıların hükmü altına mecbur etmeyiniz." Üstad niye hastabakıcıların ona bakmasını "tahammül edilemez" olarak nitelendiriyor?
-
“Çünkü ekseriyetin her biri yirmi otuz sene, belki yüz sene, belki bin mâsum kardeşlerimize bedel gelip onları bir derece zahmetten kurtarıyor.” cümlesini açar mısınız?
-
"Bana sevap kazandırmak ve derslerimden ehl-i imana istifade ettirmek için benim şeklimde bazı evliyalar benim yerimde işler görmüşler." Bu konu hakkında bilgi verir misiniz?
-
"Ben şimdiye kadar Hüsrev'i ehl-i dünyaya göstermiyordum, gizlerdim. Fakat neşredilen mecmualar, onu ehl-i siyasete tamamıyla gösterdi, gizli bir şey kalmadı." Said Nursi'nin Hüsrev'i gizlemesi nasıl olmuştur ve ehl-i siyasete gösterilmesi ne demektir?
-
"İfadelerim başkasına benzemiyor. Bir harfin ve bazen bir noktanın yanlışıyla bir mesele değişir, mânâ bozulur." İzah eder misiniz?
-
"Nurlarla ya okumak veya okutmak veya yazmak suretindeki meşguliyet, tecrübelerle kalbe ferah, ruha rahat, rızka bereket, vücuda sıhhat veriyor." İzah eder misiniz?
-
Beyin kanserinden vefat eden biri için; "Hasta olmasaydı yine ölecekti" denilebilir mi? (Ecel birdir değişmez, mevzusunu baz alarak açıklar mısınız?)
-
Geçmişte isteyip karşıma çıkan fırsatları yanlış değerlendirdim. Bunun için çok üzgün ve pişmanım. Tekrar aynı dileklerde bulunabilir miyim? Yoksa artık çok mu geç? Risalelerde bu konuda izah var mıdır?
-
"Hacı Seyyid, kendi gözüyle Asâ-yı Mûsâ mecmuasını Kabr-i Peygamberî (a.s.m.) üzerinde görmüş." Asa-yı Musa'nın Kabr-i Peygamberi üzerinde görülmesi ne demektir?
-
"Hacı Seyyid, kendi gözüyle Asâ-yı Mûsâ mecmuasını kabr-i Peygamberi (asm) üzerinde görmüş… " Bir Nur talebesinin mecmuayı oraya koymuş olması mümkün iken, Üstad'ın "makbul-ü Nebevî olmuş" şeklinde değerlendirmesini nasıl anlayabiliriz?
-
"Çünkü, safdil kardeşlerimiz ve ihtiyata daha alışmayan yeni kardeşlerimizin sözlerinden mânâ çıkaran casuslar bulunur." Safdilliği Üstad değişik yerlerde kullanıyor; "safdil hocalar" gibi... Safdillik bir fıtrat mı, bundan kurtulunabilinir mi?
-
"Meselâ, seninle görüşen muvakkat bir dirhem ders ve nasihat alsa, Risale-i Nur’dan, bir cüz’ünden yüz dirhem ders alabilir." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Her hasenenin sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şerifte yüzden geçer, Şâban-ı Muazzamda üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve Cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadirde otuz bine çıkar." Bunun delili nedir acaba?
-
"Mübarek soba, benim teessüratımı ve tazarruatımı dinleyen tek ve menfaatli arkadaşım bana haber veriyor..." Sobayı arkadaş ilan edip, onu konuşturan birine nasıl itimat edilebilir?
-
"Bazen bir adamın ihlâsı, yirmi adam kadar faide verir." cümlesini izah eder misiniz?
-
"İstanbul’da bu âfetli şöhret içinde mücadele ederek nihayet rakiblerimin ifsadatıyla, merhum Sultan Abdülhamid’in emriyle tımarhaneye kadar sürüklendim..." Abdulhamit Han'ın Üstad'ı tımarhaheneye atma sebebi nedir?..
-
Bediüzzaman Hazretleri, Sultan Abdülhamid'in emriyle tımarhaneye sevk edilmesinde sebep ne idi? Hem muayene sonrası verilen raporun içeriği ile ilgili bir belge mevcut mu?
-
"Fakat kaderin cilveleri, beni menfî olarak muhtelif yerlerde bulundurdu." Kaderden gelen her şey güzelse, neden Üstad bunu "menfi" olarak değerlendiriyor?
-
"Bana tevili kabil olmayan bir cümle getiriniz, sizi onunla idam edeyim." cümlesini nasıl anlayabiliriz?