"Âlem-i uhreviye binasına layık zerreler olmak" ne demektir? Zerrelerin hareket etmeleriyle "hayattar ve manidar" olmalarının izahı nasıldır?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

İlgili cümle aynen şu şekildedir:

"Tahavvülât-ı zerrâtın ve zihayat cisimlerde zerrat harekâtının binler hikmetlerinden bir hikmeti dahi zerreleri nurlandırmaktır ve âlem-i uhreviye binasına layık zerreler olmak için hayattar ve manidar olmaktır." (Sözler, Otuzuncu Söz, İkinci Maksat.)

Üstad Hazretleri Yirmi Üçüncü Söz'de şöyle buyuruyor:

"İşte insan, Cenab-ı Hakk'ın böyle antika bir sanatıdır ve en nazik ve nâzenin bir mu'cize-i kudretidir ki insanı, bütün esmasının cilvesine mazhar ve nakışlarına medar ve kâinata bir misal-i musağğar suretinde yaratmıştır. Eğer nur-u iman, içine girse üstündeki bütün manidar nakışlar, o ışıkla okunur. O mümin, şuur ile okur ve o intisapla okutur. Yani 'Sâni'-i Zülcelal'in masnuuyum, mahlukuyum, rahmet ve keremine mazharım.' gibi manalarla insandaki sanat-ı Rabbaniye tezahür eder."

"Demek Sâni'ine intisaptan ibaret olan iman, insandaki bütün âsâr-ı sanatı izhar eder. İnsanın kıymeti, o sanat-ı Rabbaniyeye göre olur ve âyine-i Samedaniye itibarıyladır. O halde şu ehemmiyetsiz olan insan, şu itibarla bütün mahlukat üstünde bir muhatab-ı İlahî ve cennete layık bir misafir-i Rabbanî olur." (bk. age. Yirmi Üçüncü Söz, Birinci Mebhas.)

Bu manaları zerreler için de düşünebiliriz. Yani zerrelerin hareketi ve tahhavvülü esnasında her bir zerrenin hikmetli ve ilim çerçevesinde iş yapması ile ben Allah adına iş yapıyorum, onun isimlerine ayna olmak üzere hareket ediyorum, onun adına çalışıyorum, "Sâni'-i Zülcelal'in masnuuyum, mahlukuyum” manalarını ders verdiği için zerreler nurlanıyor, hayattar ve manidar oluyorlar ve böylece âlem-i uhreviye binasına layık zerreler oluyorlar.

Şualar isimli kitapta geçen,

"Evet, her gün her zaman, herkes için bir âlem gider, taze bir âlemin kapısı kendine açılmasından, o geçici her bir âlemini nurlandırmak için ihtiyaç ve iştiyakla Lailahe illallah cümlesini binler defa tekrar ile o değişen perdelere ve âlemlere her birisine bir 'Lailahe illallah’ı' lamba yaptığı gibi..." (Şualar, On Birinci Şua, Onuncu Mesele.)

İfadelerden anlaşıldığı gibi, zerrelerin Allah’ın izni ve iradesi ile çalıştığı hikmetli işlerin her bir anında “Allah’tan başka ilah yoktur.” lambası ile nurlanıp, ahiret âlemine layık birer zerre oluyorlar.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Okunma sayısı : 1.311
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...