"Eğer alametleri, onun kadrine muvafık derecesinde azametini ve makbuliyetini gösterseydiler, değil yeni ölmüşler, belki onun ismiyle çürümüş kemikler de ihya edilebilirdi." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"İkincisi: İmam-ı Beyhakî ve İmam-ı İbni Adiyy gibi bazı mühim imamlar, Hazret-i Enes ibni Mâlik’ten haber veriyorlar ki, Enes demiş: Bir ihtiyare kadının bir tek oğlu vardı, birden vefat etti. O saliha kadın çok müteessir oldu. Dedi: 'Ya Rab! Senin rızan için, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın biatı ve hizmeti için hicret edip buraya geldim. Benim hayatımda istirahatimi temin edecek tek evlatçığımı, o Resulün hürmetine bağışla.' Enes der: O ölmüş adam kalktı, bizimle yemek yedi."
"İşte, şu hâdise-i acibeye işaret ve ifade eden, İmam-ı Busayrî’nin Kaside-i Bürdede şu fıkrasıdır:
لَوْنَاسَبَتْ قَدْرَهُ اٰيَاتُهُ عِظَمًا - اَحْيَى اسْمُهُ حِينَ يُدْعٰى دَارِسَ الرِّمَمِ
"Yani, 'Eğer alametleri, onun kadrine muvafık derecesinde azametini ve makbuliyetini gösterseydiler, değil yeni ölmüşler, belki onun ismiyle çürümüş kemikler de ihya edilebilirdi.'"(1)
Burada İmam-ı Busayri şiirinde Peygamber Efendimizin (a.s.m) göstermiş olduğu ölüleri diriltme mucizesini "sadece yeni ölmüşlerin diriltilmesinde değil çok eski ölülerin diriltilmesinde de olurdu" diyerek onun ne denli yüce makam sahibi bir peygamber olduğuna işaret ediyor.
Yani yaşlı kadının Peygamberimizin ismini vesile yaparak dua etmesi bile ölmüş oğlunun dirilmesine vesile olabiliyor. "Peygamberimizin ismi ile çürümüş kemiklere vesile yapılsa yine dirilmelerine sebep olur." denilerek, Peygamber Efendimizin (a.s.m) Allah katındaki değer ve kıymetine işaret ediliyor.
1) bk. Mektubat, On Dokuzuncu Mektup, On Beşinci İşaret.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü