"Evet, en parlak bir mucize-i sanat-ı Samedaniye ve bir harika-i hikmet-i Rabbaniye olan hayatı kim vermiş; yapmış ise, rızıkla o hayatı besleyen ve idame eden de O’dur." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Yüce Allah, hayret verici sayısız fiilleri gözümüz önünde icra etmektedir.
- Ölü yumurtalardan hayat sahibi kuşları çıkartmak…
- Nutfe denilen su damlacıklarından hayat sahibi mahlûkları yaratmak…
- Çekirdek ve tohumlardan, hayat sahibi bitki ve ağaçları yaratmak…
Cansız elementlerden hayat fışkırmakta ve yeryüzü hayat sahipleriyle dolup taşmaktadır. Bu maddelerin, kendilerinde olmayan hayatı başkalarına vermeleri elbette düşünülemez. O hâlde gözümüz önündeki bu hayat, ancak ve ancak Hayy-u Kayyum olan Allah’ın yaratmasıyla olabilir.
Hayatın önemli bir şartı, atmosferin hayata elverişli tarzda hazırlanmasıdır. Gazların bugünkü hâlleriyle bir arada bulunmaları ihtimali, yok denecek kadar küçüktür.
Bir başka şartı Güneş'tir.
Hayat için su da şarttır. Suyun kaynağı ise okyanus ve denizlerdir. Dünyamızda saniyede 16.000.000 ton su buharlaşır, rüzgârlarla dört bir yere dağılır ve ihtiyaç olan bölgelere bırakılır.
İşte hayat, böyle “parlak bir mu’cize-i sanat-ı Samedaniye ve bir harika-i hikmet-i Rabbaniyedir.” Elbette bu hayatı kim vermiş ise, onu rızıkla beslemek ve idame etmek de O’na aittir.
Üstadımızın ilk önce “Hayatın bir mu’cize-i sanat ve harika-i hikmet olmasından” bahsetmesi, sonra da “Rızıkla hayatı beslemek ve idame etmek” vazifesinin Cenâb-ı Hakk’a ait olduğunu beyan etmesi çok manidardır. Üstadımız bu tertip ile sanki şu mânaya dikkat çekmektedir:
“Ey insan! Sen hayatın devamı için sadece rızkın kâfi olduğunu mu zannediyorsun? Hayatın icadı ve devamı için binlerce sebebin bir araya gelmesi şarttır. Bu sebeplerden bir tanesi olmasa hayat söner, devam etmez. Rızık ise bu sebeplerden sadece bir tanesidir!”
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Subhanallah