"Hâlık-ı Rahîminin rahmetinden daha ileri şefkatini sürme." cümlesini nasıl anlamalıyız?
Değerli Kardeşimiz;
Bütün gönüllerin iman hakikatleriyle buluşması hepimizin müşterek gayesidir. Üstadımızın o bereketli ömrü “acz, fakr, şefkat, tefekkür” tariki üzere geçmiştir. Onun o engin şefkati, güz mevsiminde sararan yapraklara acıma noktasına kadar uzanır. Sararan yapraklara acıyan o ulvi ruh, günahlarla yaralanan Müslümanları ve iman hakikatlerinden nasiplenememiş zavallıları da şefkatinin içine dâhil etmiş ve onları kurtarmak için nice risaleler kaleme almıştır.
O halde yukarıdaki ifadeyi, gayri müslimlere yardım elini uzatmamak şeklinde anlamak mümkün değildir. Kanaatimizce, Üstadımız burada şefkatini ölçüsüzce kullanmakla kadere itiraz ve ilahi rahmeti ittiham tehlikesiyle karşı karşıya kalabilecek kişileri ikaz etmektedir. İnsan, elinden gelen bütün gayreti gösterdiği hâlde muhtaçlara ulaşamıyor ve onların dertlerine derman olamıyorsa tevekkül ve teslim yoluna girmeli, Allah’ın rahmetine itimat ederek o kişilerin kurtuluşları için dua etmelidir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü